Anne, O Abi Neden Duvara İşiyor?
" Anne o abiler ne içiyor?"
"Alkol içiyorlar kızım."
"Bende içebilir miyim?"
"Hayır, sana zararlı çocuğum."
"Zararlıysa onlar neden içiyor anne?
" Anne o abiler ne içiyor?"
"Alkol içiyorlar kızım."
"Bende içebilir miyim?"
"Hayır, sana zararlı çocuğum."
"Zararlıysa onlar neden içiyor anne?
Evde erzak yok denecek kadar azalmıştı.
Üstelik de ne ekmek, ne kahvaltılık vardı. Cumartesi nasıl olsa semt pazarımız kurulacaktı. Köylülerden alırım, diye ertelemiştim.
Banka kartımı alıp Vakıfbank ATM den para çekmek için evden çıktım.
Aneee o da nee?
Yazlıkçılar bankamatik
3 Milyon Suriyelinin bir yılda nüfusu katlanarak artacak demektir. Günyüzüne çıkan bu gerçekler doğrultusunda; şayet önlem alınmazsa biz PKK ile değil Suriyelilerle terör yaşayacağız.
Beş yıl sonra böylesi bir nüfus patlamasıyla Suriyeli Araplar; bir değil bir kaç şehir kurabilecek nüfus artışıyla Türkiye'nin başına bela olacaktır.
![]() / Biri palayla; "Allahuekber" der, can alır. / Öteki;
Evimizin bulunduğu caddeye yaklaşmıştı otobüs. Üç durak sonra inecektim. Kadına anlayacağı dilden konuşmalıydım. Kemikleşmiş bağnaz düşüncesini üç dakikada değiştirip silmem olası değildi. Ama ne olursa olsun, onun dar alanında kuşku oluşturup gerçeğe yöneltmeliydim. Biraz soluk alıp, sesime sevecen bir renk yerleştirip konuşmaya başladım.
Kadın ister istemez sağ elinin ayasını ona uzattığım elime uzatıp, şaklattı. Belli ki verdiği yanıttan hoşnuttu. Gözlerinin içi gülüyordu. Ama yine de o gözler ürkek ve tedirgin bir ifade vardı. Bu kez yüzüne bir çocuğun edası yerleşmişti. Yumuşamıştı. Beklediğim tepkiydi. O anı iyi değerlendirmeliydim.
Kadın belli ki, kapanmayı siyasi showa dönüştürecekti. Bunu sesine yerleştirdiği sert tonundan anlamıştım. Tabi bende gardımı alacaktım. Ee bunca yıl boşuna mı okumuş araştırmıştım: Kütüphanemin raflarındaki din içerikli kitaplar rafları değil belleğimi doldurmuştu. Aklıma Sahihi Buhari gelmişti. Önyargılarını açık giyinmeme dayanak çatık kaşlarıyla ifade eden siyah çarşaflı çokbilmiş
Bir yedincisini kutladığımız, Aydın 7. Didim Şiir ve Şairler Şölenimiz mükemmel ve sorunsuz geçti. Yurdumuzun her
Dedi ve tam sınıftan çıkarken arkalardan bir hışırtı ve müdürümüzün tam sırtına isabet eden yumurta, krem rengi elbisesini sarıya çalmıştı. Tüm sınıf aniden sessizleşmişti; bazılarımızın arkalara doğru radar gibi çevrilen başları adeta bir suçlu arar gibiydi.
Bedenimde bir gariplik olduğunu anlamıştım. Eşime hafif ağrım olduğunu söylesem, heyecan yapacaktı. Üstelik elimden tuttuğu gibi beni hastaneye götürecekti. İçimden 'Biraz daha bekleyeyim belki gaz ağrısıdır, diye geçirip kâğıt oyunu oynamaya devam ettim.
Ama ağrıdan sayıları çift görmeye başlayınca oyuna daha fazla devam edemeyeceğimi anladım: Biraz
Onur ve can ancak Allah'a son nefeste verilirmiş. O
yavruların ne suçu vardı?
Bilinen 34 dernek çocukları kirleten vakfı korumak adına
girişimlerde bulunmuşlar bile. Ya Çağdaş Yaşama Dernekleri
hallaç pamuğu gibi tarumar edilip, 35 bin çocuğun bursları
"Kuzey Vietnam'da saklandıkları tapınağa bir Amerikan uçağından dört napalm bombası atılmıştı. Can acısıyla tapınaktan dışarı koşturan çocuklar çığlıklar atıyordu. Elbiseleri, saçları, yüzleri, minik bedenleri yanmıştı. "
"Kuzey Vietnam'da saklandıkları tapınağa bir Amerikan uçağından dört napalm bombası atılmıştı. Can acısıyla tapınaktan dışarı koşturan çocuklar çığlıklar atıyordu. Elbiseleri, saçları, yüzleri, minik bedenleri yanmıştı. "
"Kuzey Vietnam'da saklandıkları tapınağa bir Amerikan uçağından dört napalm bombası atılmıştı. Can acısıyla tapınaktan dışarı koşturan çocuklar çığlıklar atıyordu. Elbiseleri, saçları, yüzleri, minik bedenleri yanmıştı. "
Anneanne biliyor musun ?
Neyi yavrum?
İclal hamileymiş
İclal de kim?
Yiğitin karısı
Rusyada Kızıl ordu son darbeyi indiriyor. İtilaf devletleri Polonyadan Rusyaya saldırı hazırlığı içindeyken Vrangel Beyaz Ordusu kuruluyor. İşte tam bu zor yılın Nisan ayında Mustafa Kemal Paşa Sovyetler yöneticilerine bir mektup gönderiyor...
Gerçi tavuk yemeyi de hormonlu oluşundan dolayı Çin hükümetinin tavuk satan, yedirenler için aldığı idam kararı sonucunda- bıraktım ya Neyse ne canım, en iyisi ben asıl konumuza döneyim:
"Sabah bu cevabı okuyan cariye artık kararını vermiştir: Aşkını bu akşam halifeye söyleyecek. Ne olacaksa olsun artık. Ve o gün temizliği bitirdiği halde gitmeyip Halifeyi beklemeye başlar. "
Ne sorularım, ne randevu kartım memure hanımı ilgilendirmemişti, umarsızca omuz silkti:
-Ne yapayım kardeşim. Gelmeliydiniz işte. Bilgilerinizi güncelletmeliydiniz. Bu benim sorunum değil, demez mi?
Kadının vurdum-duymazlığı aklımın kayalıklarından keçileri indiriyor, öfkemi daha da havalandırıp beynime sıçratıyordu.
Hani bazen annelerin yüreğine korlar düşer
Ve ardından yangınlar başlar,
Sonrasında o yangın büyür de büyür...
Ve sirayet eden yangınlara tanık oluruz...
Yazmayı, okumayı ve birikimlerimi paylaşmayı seven biriyim. Edremit'in yerel bir gazetesinin köşe yazarıyım. Bazı web sayfalarında da edebiyat adına paylaşımlarım yayınlanmaktadır. Sevgi ve ışık sizle olsun.
Kayseri İlinin Develi İlçesinde 1956 senesinde doğmuştur. 1958 senesinden 1999 Ağustos Marmara Depremine kadar İstanbul'da yaşamıştır. İlk-Orta-Lise-Üniversiteyi İstanbul'da okumuş, 21 sene Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı bir kültür ve sanat beşiğinden emekli olmuştur.
Edremit'te yayımlanan yerel gazete Olay'da köşesinde yazıp Körfez halkı ile buluşmakta, Zeytinli Fotoğraf Sanatı Derneğinin Kurucularındandır.
Halen İda Eğitim ve Yardımlaşma Derneğinin Yönetiminde Körfez İnsanının, kişisel gelişimine destek olmaktadır. Edebiyat dünyasına sanal başlayıp, 2009 senesinde yurdun çeşitli illerinden şair ve yazar dostlarıyla gerçek yaşamda da birleştirmiş; bir edebi şenlikle el ele verip, Edremit Sarıkız Şiir Etkinliğini yaşadığı Edremit Körfezinde, Belediye Başkanı Av. Tuncay Kılıç Beyin destekleriyle gerçekleştirmiş ve edebiyat dünyasının şiir yüreklerini Kaz Dağlarının zirvelerinde buluşturmuştur.
Yazım hayatını halen sahibi bulunduğu Edebiyat Galerisi Net Edebiyat Sitesinde genel yayın yönetmenliğini, Edremit Olay, Körfez, Star Yerel Gazetelerinde köşe yazarlığı yapmaktadır. Ayrıca Mart 2011 tarihinde "Sahildeki Ceset" adlı basılan hikaye kitabı ve çeşitli dergilerde şiirleri, öyküleri, makaleleri, denemeleri, araştırma yazıları ve romanları yayınlanmıştır. Gönlüne çocukluğundan beri konuk olan EDEBİYAT aşkı, tam 40 senedir vazgeçmediği "en büyük aşkı" olmuştur.
Evli ve biri kız, diğeri erkek olmak üzere iki çocuğa sahiptir. Halen "yeniden doğdum" dediği Kaz Dağlarının zümrüt yeşili eteklerindeki, EDREMİT ilçesine bağlı, eskinin Akçayı şimdinin Zeytinli olan Beldesinde yaşamaktadır.
2011/Edremit-Zeytinli
Edremit-Akçay
Öz yaşamsal ve yaşama renk katan her renk...
Mehmet Emin Yurdakul, Nazım Hikmet, Aziz Nesin, Victor Hugo, Balzac, Leo Buscaglia, Eric Frrom, Irvın Yalom, Dale Carneige, Doğan Cüceloğlu, Haluk Yavuzer...
Her insan bir yazarı ve şairi kendine model almıştır. Bende Dale Carneige'yi...'ye