İstanbul'a...
(Özge Can) 9 Nisan 2006 |
İstanbul |
| |
Sokaklarında dilendirdiğin, çıplak ayaklı, okul formalı ilkokul çocuklarına benzedin şimdi... Yada makyajı akmış, yorgun bir sokak fahişesine... Neden böyle oldun İstanbul? |
|
Set Sayısı
(Özge Can) 3 Mart 2006 |
Yaşam |
| |
Nasıl olurda havalar benim moralime karar verir, bir türlü anlayamam. Hele bir de kişiliğimi yönlendirdiklerinde, artık bir “dur” deme zamanının geldiğini fark ederim... ama... diyemem. Tutsağı olmuş bir şekilde havaların, buluttan parmaklıklara sarılarak bakarım hayata, kendime... Her an değişebilen anlık moralime... |
|
Belki de Sölenter yada Sünger Olmalıydık?
(Özge Can) 24 Şubat 2006 |
Yaşam |
| |
Bulamıyorum... Her yere baktım ama kaybolmuş. Yine birilerine çaldırdım galiba... Hep böyle oluyor, ne zaman bulsam birileri alıp götürüyor. Ya da ben çok hızlı koşuyorum ve onu bir yerlerde düşürüyorum. Ha pardon, ne mi arıyorum? Kendimi...
|
|
Belki de Sölenter yada Sünger Olmalıydık?
(Özge Can) 18 Şubat 2006 |
Toplumcu |
| |
Bulamıyorum... Her yere baktım ama kaybolmuş. Yine birilerine çaldırdım galiba... Hep böyle oluyor, ne zaman bulsam birileri alıp götürüyor. Ya da ben çok hızlı koşuyorum ve onu bir yerlerde düşürüyorum. Ha pardon, ne mi arıyorum? Kendimi... |
|
Tesadüfen Yaşamak
(Özge Can) 11 Şubat 2006 |
Başkaldırı |
| |
Emzikleriyle ölen çocuklar... Gözleri kızarmış babalar... Açlıktan kemikleri sayılan çocuklar... Söyleyin bana bunlardan kim- kim etkilenmez ki? |
|
|
Pencereniz kirliyse dışarı çıkıp manzarayı parlatmanız boşunadır...
Ah ne güzel bir söz, ne güzel bir mesaj...
|
|