İpliği pazara çıkmışken tüm duyguların
Bir gece yarısı kolundan tutup
Acımadan kapının önüne koyuyordum aşkı
Nereye gidip,ne yapacağını düşünmeden
Oysa göründüğü kadar kolay değildi
Yağlı ipin ucundan bir sevda almak.
Ve yine ansızın bir kız çıkıp geldi
Gururun altına sıkışmış inada aldırmadan
KÖprüleri uçurulup tüm kaleleri yıkılmışken
İnce bir halat attı tepelerine yüreğin
Düşerek yaralanıp,ölmeyi göze almışçasına
Ara vermeksizin soluksuz başladı tırmanmaya
O kadar acımasız umarsız sevmişti ki
Hiç kulak asmadı dikkat enkaz var levhalarıma
Ama o da artık herşeyin farkına varmıştı
Bu kadar çok enkazı temizleyemeyeceğini anlayınca
Karanlığın esir alıp yıprattığı o tepeden
Kendini gizlice derin,uçsuz boşluklara bırakmıştı
Ceset doluydu yürekten aşağı bakınca
Sevmiş,sevilmemiş ama gururuna yedirememiş
Bir güzel söz uğruna direnerek bekleyip
Sevda uğrunda kendini heba etmiş insan cesetleri.
Daha fazla dayanamıyordum bu tabloya
Ben sevdadan sessizce köşe bucak kaçarken
Her seferinde bir ip buluyordu yüreğime atacak
Yüzleşmeye karar veriyordum artık
Çağırıyordum bir gün buluşmak üzere
O anlatırken ben sakince dinliyordum
Yüreğimdeki enkazlarla cesetleri sorunca
İpliği pazara çıkıyordu o anda sevdanın
Ve tutup kolundan koyuyordum kapının önüne
Nereye gidip ne yapacağını düşünmeden
Oysa kolay değildi taburenin üstünde dururken
Başka bir sevdayı ipin ucundan kurtarma çabasıyla
Bir damla sevgi için el açanların sonunu görmek
Ama biliyordum kılık ve şekil değiştirip
Her ne kadar kapının önüne koymuş olsam da
Kendine yeni cesetler bulabilmek için
O kapının sokaklarında dolaşıyordu bir sevda...