Oda - Çapraz Ateş -

yazı resim

bir oda dolusu nefretin var senin..
her gün yeni bir yüzde anlam bulan
her gün yeni bir sokakta beyninden vurulan
ve her gün odanın duvarlarına yeni bir resim çizen..
her resimde yeniden şekillenen
şekillendikçe şekli kaçan bir katil yüzüyle karşılaşan
kaçtıkça yere kapaklanan
ve kalpkapakçıklarına ağrı yapan
bir oda dolusu faili meçhulun var senin..
hepsinin yüzünde ayrı çizik
hepsinin ifadesinde aynı çarmıha gerilmişlik..
tek tek çizilmiş robot resimleri
ve özenle işaretlenmiş üzerleri..
her gece kafanda patlayan
ihbarı çok önceden verilmiş kin bombaları
her gece temellerine su karıştırılmış insan bilmeceleri..
çapraz ateş, siyah kutudan kalp, ucu sınırsız anlam,
sıfatsız nesne, geçici anlam..
ilk harfi alfabede olmayan,
çözüldükçe eriyen,hissizliği gibi tamlamasız,
ve erişildikçe kusma isteği uyandıran insan figürleri..
bulmacanın bulunmak istenmeyen kısımları..
hepsi için ayrı ayrı hazırlanmış C planları
şeytan yedigenleri, lekesiz masa örtüleri..
iğneli intikamlara ve halatlara gebe
içleri tek tek doldurulmuş vodoo bebekleri..
saplantılı ve tüylü yürekleri
batınca çıkmayan küskünlükleri,
üzeri örtülü sahtelikleri ve sahipsizlikleri..

bir oda dolusu intikamın var senin
geri çekilememiş, içi öfkeyle doldurulmuş
ve ne kadar uğraşsan da
gözbebeklerinin kovası hiç boşaltılamamış..
silahsız ama yaralayıcı
masum ve patlayıcı..
yıllandıkça lezzeti büyüyen
kırmızı şaraplar gibi kanı..
not alınmış ama işleme geçirilememiş,
içilmiş ama hazmedilememiş tadı..
kalıcı bir sancı;
kabuğu düşmeyen,
kabuğu hiç düşemeyen bir yara içinde bu sanrı..
ipek böceği misali kendi kozanda ördüğün,
atkıya hiç benzemeyen,
yine de boyununa her sarıldığında
kronik krizlerle savrulduğun
bir örgü bu içinden çıkıp geçici özgürlüğüne kavuşamadığın,
aksine içinde hapsolmayı seçtiğin..
hapsoldukça genişlettiğin bir ev gibi içi..
nefes almak için pencereler inşa ettiğin,
ama kafanı her uzattığında
açıklarından kurşuna dizildiğin,
tadilatı mümkün olmayan binalar misali,
kaderine bırakıldığın..
ama içinde geri dönüşüm hikayeleri yazmaya devam ettiğin,
vazgeçemediğin uykusuzluklar gibi,
direndiğin, sahte yüzlerle örtülü tuğlalarla,
yeniden inşa etmeye çalıştığın ek bir bina sanki..
zorlama, haris, yitik ve yıkıcı çalışmalar..
hep kireçten yüzler,
hep zorla şekillendirilmiş cümleler..
sonu getirilemeyen sözde sözcükler..
durduğu yerde asla rahat edemeyen,
durulsa da bir gün kovulacağını zanneden,
kalıcı kasları hepten zedenlenmiş yüzler
ve tek tek alınmış hisler..
ne kadar kaçmaya çalışsan da,
intikam gibi puslu yüzlerindeki sisler..

Başa Dön