yazı resim

Sormayın neler oldu diye
Bilinç akışının kaybolduğu bir yer burası
Uyku ve uyanıklık arası
Gidilen ve dönülen bir şehir
Asla nankörlük etmeyen
Kimi zaman kim olduğunu unutan..
Unutulmuş bir kıta burası
Üzeri işaret edilince hatırlayan kendini

Kalemle çizilince derisi
Derinini gören..
Derinini kanatan..
Görmemiş olun siz, bilmemiş olun..
Sormayın neler oldu diye..
Siz uykunuza dalın
Siz derinlerinize dalın

Sör, mösyö
Öyleyse??

Sormayın neler oldu diye
Klavyenin bir tuşuyum sadece
Basınca geri gelirim belki de
Siz isteyince
Konuşurum sessizce..
Duymassınız ya belki de, ben yine de devam ederim

Kimliğimi baştan yazdırdım
Vücudumu yeniden şekillendirdim sizin istedğinize göre
Kimliğim yok benim
Kalbimde fırtına var
Kalbimde gökdelenler pörtlüyor her sabah

Tanrıyla bahse girmemi istediniz
Ben kaybetmeyi yeğledim
Örtüşemedim hayat boyu sizle

Senden uzaklaştıkça kaybettim gölgeni
Ayakkabımdaki izlerini sildim bugün
Temizledim, aklandım sandım bugün
Aklımdaki uğultuları düzleştirdim derken
Koyu bir gölgenin altına girmeye çok müsait olduğumu farkettim bugün
Dehşetle..

Bu bir güm!

Bu bir dönüşüm
Varlığım ya da yokluğum belli değil
Olmam mı gerekir bu düzenekte onu da bilmiyorum
Bilinmez miyim?
Değişiyorum..
Ama evrim geçirmiyorum
Çünkü size dönüyorum
Dönüşümün adı yokolma..
Yokolmak istemiyorum!

hayaletti gözler, hayaletti yüzler
sadece ben isteyince belirirdi
ben, her gece hayal ettim..

Yorumlar

Başa Dön