~~âmâ~~

~~ üc boyut ~~

yazı resimYZ

Kıyıdaki sandal da hep yalnız bir şişe şarapla denize karşı oturup sessiz sakin içen kendisiyle konuşan biraz miskin çoğu zaman suskun içinden şimsekler çakan …bir gün sandalla açılmayı deneyi sonsuzluk kıyılarına vurmak istercesine açılıp alabora olmamak kaygısı sensizlik olmaksızın uçarı bir hevesle balıklarla beraber şarkı söyleyerek çok gezinip fakat dönüşünde yine yalnız yine sensiz bir şarapcı belki bir balıkçı veyahut bir gezgin hesabı kıyıya vurup bir gün ağarışında …

Sonrasın da sahillerde turlayıp insanların sabah yürüyüşlerine bakışlarımla katılıp ince den bir tını ile içip dinleyen bir yalnız bir tekne başı insanı olup yeniden denize açılacağım zamanı hissetmeye çalışmakla birlikte bir sigara içip bekleyişimi hızlandırmaya çalışan bir şahıs olma yolunda zayıf adımlar atım çapamı almayı bekler beklide bu bekleyiş nerede olduğumu bilmeden bir çapa atmak istemekti.

Olmadı çektiğim kürekler içtiğim şaraplar nede boş şarap şişeleri yalnızlığıma ortak olmayıp balıklar-gün içi martıları kadar konuşmadılar benimle…sadece dönüşümde birkaç paket sigaram ve de suskunluğumun dile gelişi olan bakışlarım yine bir tını bu kez benden gelmiyordu bu ses dalgaların sesiydi anlatmak istedikleri bir çok şey varmışcasına oturup dinlemek saatler boyu dinlemek…birgün yine dinlerken duydum sesini yankılanıyordu martı çığlıkları arasında yalnız olmadığımı her zaman yanımda olduğunu yalnızlığımın aslında senle dolu olup boş şarap şişelerindeki yazılı hazinelerimin sende dolu olduğunu anlatıyordu dalgalar.

yazdıklarımı okumuş anlaşılan bunca zaman dalgalar balıklarla dertleşmiş sürekli düşünmüşler ben için …ondan dı demek ki balıkların beni sürekli anlayışlı karşıladıkları her söylediklerimi dinlemesi bir kez olsun anlamamıştım yosun dolu kayalardaki sen kokusunu teninde ki tuzlu güneş kokusunu…artık geç değil neyse ki artık öğrendim her şeyi..zaten yalnız değilmişim?ben ne gören var ne gören var bilirdim ama çevremdeki görmek istemediklerimi görmezlikten geldiğimi arkasına saklandığım şarap şişelerinin arasında buldum..demek ki senin portreni de çizmişler onca zaman önce sarhoş gözle bakıp onları da görememişim..ne yazık bana ki seni ararken senle dolu her yanımda suskun kimsesiz kalmışım…aslında olmasan da zaten varmışsın yanımda her zaman olduğu gibi sürekli konuşurmuş gibi…oysa sen sen benden bahsetmeyi sevmez beni konuşmayı bilmezdin..artık yansımalarda gördüm yazdıklarını konuşmamalarındaki isyanları..

belki her şeyin bir başlangıcı olduğunu gördüm…sadece yok oluş değil sevginin sevilmenin sürekliliğin bir çocukta olduğunu..bir çalışanın emeklerindeki başında bekleyen üssüne karşı duyduğu hissi anladım ..şarap şişelerimdi onlar.hepsini bir bir attım artık kayboldular.Acılar duruldu artık acımı kesmeyen bir şey kalmadı boşuna bekleyiş değil hevesli bir umut oldu yalnızlığım.yalnızlık derken zaten senleydim az önce söylemiştim …

artık yalnız değilim..yeni kürekler yeni şaraplar olmasa da balıklar dalgalar hala yanımda ..susmayan muhabbetler için ,sonsuz ezgiler de
]

Başa Dön