lacivertiğnedenlik

İstasyon

Bir kedi gibi sobanın kenarına kıvrıldı. Ayakkabılarını çıkarıp kenara koydu. Çantasından sigara paketini alıp bir sigara bana uzattı. Bir tane de pembe rujlu dudağının arasına sıkıştırdı ve benim yakmamı bekledi. Önce onun sigarasını yaktım. Dumanını uzun uzun içine çekerek yüzüme üfledi.

Siyah

Arabayı kafeteryanın tam karşısına park ettim. İnsanlar arabalar yanımdan akıp gittiler. Juan birkaç kadınla oturmuş sohbet ediyordu. Zavallı yaratıklar dedim. Galiba sizleri sevmeye başladım Bakışlarımı daha çok Juana odakladım. Fırsatını bulduğum an onu arenaya çekip öldürecektim.

Yağmur Ateş ve Sırlar

Peder gözlerini şömineye çevirdi. Uzaklara dalmış gibiydi. İçindeki korkuyu bastırmak istedi. Ateşin içindeki gölgeler boğazına yapışıyordu. Soluk alışı yavaşladı. Geçmişle yeniden yüzleşti. İşkence ile öldürdüğü aileyi, çocukları hatırladı. Öldürdüğü ailenin evini yakıp kaçmıştı. Kaçarken arkasından bağıran sesin yankısı kulaklarındaydı hala Bir gün seni bulup en sevdiğini alacağım.Eliyle göğsünü

Çengel

Allahın belası zeytinler, yatağın içinde oturup yazıyorsun. Ben zeytinleri nasıl yuvarladığını okumak istemiyorum. Zeytinleri nasıl yuvarlayacağımı sana yaşatmak istiyorum. Sen ne yapıyorsun. Atıyorsun beni yataktan. Küt diye yere düşüyorum. Yan odaya geçip sonra resim yapmaya başlıyorsun

Çatlayan Atlar

Ben yağmuru bekleyen koala , bahçe duvarına bakan ağacın altında uzanıyorum. Zaman bir arı vızıltısı, şaşı gölgeler beynimin kör ikindisinde boşluk.

Zeytin

Sabah on gibi uyanan Wıktoira kahvaltıda yiyeceği zeytini düşündü. Komidinin üzerinde duran zeytin çekirdeğini ağzına alarak göğüslerinden aşağıya klitorisine yuvarladı.

Başa Dön