Alp Çetiner

Gece - Gündüz

Sevgili dostum hiçbir zaman anlamadı ki MUHTEŞEM GECELER MUHTEŞEM GÜNLER DOĞURUR. Yaşadığım o saatler, gündüzleri de doya doya yaşamamı sağlıyor.

Tuhaf Gerçek

İnsanî özelliklerimizle Tanrı’ya yaklaşıyoruz, hayvanîliğimizle kendi cinsimize; onlarsa salt hayvanî özellikleriyle Tanrı’ya yaklaşıyorlar. Akıl, nasıl bize bahşedilmişse, içgüdü de onlara bahşedilmiş kutsal bir vergi.

Zorunlu Görev

Onu günlerdir takip ediyorum: gizliden ve açıktan, yakınlardan ve uzaklardan, yükseklerden ve alçaktan, sessizce ve bazen çığlıklar atarak... Gözüm hep onun üzerinde. Benim görevim bu.
Gerçeklerle birbirine karışmış hayallerle geçen bir ömür; ah, zavallılar...

Adsız Kahraman

Umarsız beliriveren “kendini ifade etme arzusu” onda da belirmiştir ve nicedir kahramanımız, bu belayla cebelleşmektedir. Daha önceleri defalarca tecrübe edilmiştir ki, bu kendini ifade etme arzusu insanı büyük olasılıkla sanatçı yapar (küçük olasılıkla katil, müntehir, deli, terörist, ...vs) ve hayal kurma belasını daha beter çağırır. İşte böyle; sırf

Bir Konser

Soğuk geçen gecelerde, yatağımda büzüşmüşken aklıma gelen ve yalnızca kendimle paylaştığım tınılar artık milyonlarca yürek tarafından mırıldanılıyor. Artık benim yalnızlık ezgilerim yığınlardan yankılanıyor.

Yıldızlı Bir Gecede...

Uzak, çok uzaklarda boşlukta bir yıldız (belki de yıldızlar arasında boşlukta bir nokta) aniden parlıyor ve sönüyor (küçük bir parıltı bu, ancak bir yıldız kadar).
Bunu dünyanın beş köşesinde birbirinden habersiz beş kişi görüyor...

Doğu - Batı

Bizim derginin kuruluş yıldönümü şerefine verilen kokteylde rastladığım delikanlıdan söz etmek istiyorum size, sayın okurlarım.

Bir Tasvir Ya da Efsanenin Ölümü

Homojen tiplerin hüküm sürdüğü ve “fert”ten önce “grup”un geldiği “mahalle” denen yerleşim yerlerinde efsane olmak kolay iş değildir. Bir genç adam için bunun tek yolu vardır: delikanlı olmak. Burada delikanlılığı tanımlayacak ve bunun kurallarını öğretecek değilim. Ancak yine de açıklamak için söyleyeyim ki bu, köklü milletimizin ta Orta

Meleğin Ziyareti - 2

Kalabalığı yarıp “o adam”ın yanına vardığımda göz göze geldik onunla... Ağlamayı kesti, bir çocuk gibi mahzunlaştı; hayretle karışık, “bak ne hallere düştüm” der gibi bakıyordu yüzüme.
Hiç düşünmeden yarınıma, o çelimsiz adama sımsıkı sarıldım.

Meleğin Ziyareti - 1

Birazdan gözlerini açacaksın ve rüyaların en garibi olan Dünya’ya başlayacaksın. Ağaracak gün ve senin o garip dünyanın uzak ayrıntıları aydınlanmaya başlayacak yavaş yavaş...
Günaydın çocuk!

Bu Mektupta Yazılmayanlar

Vakit çok geç oldu. Bu gecem eskidi ve sen eskimiş hiçbir şeye lâyık değilsin. Yalnız kalmadan önce son bir soruya cevap verecek misin: bu mektupta yazılamayanları da okuyabilecek misin?

Başa Dön