Yaratana olan bağlılığı ve saygısı sonsuz olan ateşten yaratılanın; Hakklı çıkartıldığı bir dönemdeyiz Öyle ya Ateşten yaratılan Bir nevi Efendim Sizlere saygım sonsuz Amma velakin Bilim var, irfan var Bu topraktan yarattığınıza ben biat etmem dediği için, hem Hakkın huzurundan kovuldu, hem Hakkın sevgisini kaybetti, hem de her türlü sahip olduğu mevkiden men edildi.
Şimdi bakıyorsun Özgür iradeye sahip olma lüksü bahşedilen topraktan yaratılan Çapını, yerini ve varoluş sebebini bilmeden asalak asalak yaşıyor Hiçbir şeyi bilmiyor Hiçbir şeyi araştırmıyor Sadece gösterilenlere, paraya, pozisyona ve de güce yaşıyor.
Halbuki yapması gereken Hele hele Biline biline Bu kadar aciz yaratılmasına rağmen, meleklerde dahi olmayan özgür iradesinin kıymetini bilip, efendi efendi Hakk yolunda bile bile, isteye isteye ilerlemesi olmalıydı.
Fakat bunu yapmıyor Ne Tevratı, Ne farklı havariler tarafından yazılan İncili, ne de kutsal kitabımız Kuranı Kerimi kendi dilinde okuyup Yehova / Tanrı / Allahı anlamıyor
Halbuki bu üç kitap; Zeburu okumadığım için ayrı tuttum, hemen hemen her Ademoğlu için çevrilmişti Yaratanın mesajları anlaşılsın istenmişti
Peki ne yaptı bazı yerlerdeki bazı Ademoğulları İnatla anlamadığı, anlamını bilmediği bir dilde ezanlar okuttu Namazlar kıldı Ezbere bir ritüel yaptı ama nedenini bilmedi
Halbuki Arap Arapça bildiği için her namaz kıldığında, her Allahın adını ağzına aldığında, Onun koruyucu olduğundan, Onun her şeyi bildiğinden ve yine Onun sığınılması gerekilen limandan olduğunu tekrarladı
Haliyle ben diyeceğimi dedim Benim şu Dünyada esas savaşım haliyle başka şeylerken, sen hala beni düşmanın olarak görüyorsan, emin ol, hak ettiğin Hakk tarafından sana verilecektir Keşke böyle olmasaydı Fakat bunu sen tercih ettin Beraberinde olacaklar da kaderin.