Zaman Akıp Giderken

Velhasıl... her daim esas olan yürek, Aşk'dır...

yazı resim

Kainat içinde bir zaman diliminde, bu yaşlı gezegende bir memleket, bir İstanbul. Hayatlar, kaderler, yaşananlar ve yaşananların ortasında kalanlar var. Siyaset, ticaret, yargılanan geçmiş, harcanan bugün, haczedilen yarınların ortasında kalanlar var. Herşey boş, Aşk olmadıkça yürekte... Herşey boş, Aşk ile uyanmadıkça, nefesine karışmadıkça, merhametinde güç bulmadıkça...
Haykırışlar, isyanlar, şehit haberleri, hırs, kin, nefret, kudret söylevleri ve sağır eden bir sessizlik. Şehitlerin her damla kanı ile delik deşik olmuşken yüreklerin şafağını umut etmekten vaz geçmemektir esas olan. Bir milletin en güçlü olduğu vakit bölünmediği vakittir, hatırlamak, hatırlatmaktır esas olan... Velhasıl... her daim esas olan yürek, Aşk'dır...

Ne kadar şanslı olduğumu düşündüm. Yüreğimden gelen bir gülümseme düşünceme eşlik etti, sıcacık, sevecen. Ruhumun zavallı bedenime şefkatle sarılışını hissettim
ve yüreğimdeki, yanıbaşımdaki Aşk ile şükrettim, yine. Beni, sonsuza kadar terk etmemesini dilediğim, bu anlatılmaz hisse teslim ettiğim için şükrettim.
Hiç gitmediğim yemyeşil vadilerde hür olmayı, ıslanmadığım berrak çağlayanların coşkusunu anladığım, duyduğum, hissettim için şanslıyım, başka ne isteyeyim ki...
Karamsar olmak için birçok neden yaratmış kendine insan, mutlu olmak için ise o nedenleri yok edecek bir mucize beklemiş. Unutmuş. İçinde hapsolan Ruh'u
unutmuş ya da uykuya yatırmış, yalan dolan, kandırılmış uykusuna. Hayat, bir kayıp ruhlar ormanı diye yazmıştım sözlüğüme ve aşık olmanın bedeli de bu ormanın
ortasında kalmak. Kabuslardan korkmadan geçen Aşk'ın sessiz isyanların hüzün uçurumlarına düşmesi beyhude bir sınama, bir anlık Ay tutulması vakti...
Bazen çok kolay dile gelir sözcükler: seni, hislerini anlatır ve bazen kifayetsiz kalır cümleler. Boğazına tek bir yutkunma takılıp kalır, bir türlü geçmez göğüsünün
ortasındaki sızı, kalp ağrısı sanırsın, oysa değil. Ne şan şöhret, ne meta, ne doktordur bu derdin devası, ilacı: içinin içinde. Kat kat sarıp sarmaladığın, kilit kilit
üstünde hapsettiğin kendi hakikatinde dermanın...
Henüz yazılmadı yüreğin alfabesi, öyle bir sır ki, bedbaht eden birçok kaderi... Benim istediğim, Aşk'ı ilk dilediğim o an, onu harf harf yazmak... Sonra, ilmek ilmek
söküp onu ruhuma sarmak ve hep sadece Aşk olmak, sadece... Tüm renklerine bulanmak istedim, kırmızıyı kanımdan çoğaltıp alev alev yanmak, Aşk ile.
Hayat ile kör olmayı değil, Aşk ile bakmayı seçtim ben...

eylül

Başa Dön