söyleme.
bilmek istemiyorum pusulasız duygularını.
sen kendini kandırdın, beni değil.
ayrı çöp konteynırlarına attım senden kalan(an)ları.
Penceresi duvara bakan eskimiş zamanların gürültüsü
duvar dibi sevişmeleri
salıncakların paslı zincir kokusu
sarı yağmurluklu adamlar
çöpe atılmış pamuktan şekerler
yalanlar
yağmalanmış doğrular
eski sinema biletleri
tranvay kartları
otobüs biletleri
hınçla adamı yırtılıp
yalnız bırakılmış kadın fotoğrafları
yazılanlar bittiğinde
sokakta kalacak sokak kedileri
başka adamların parfüm kokuları
rengi kırmızı olan herşey
benimleyken
bana 'eş değer' bulup sevdiğin kadınlar
vs.
__
Ve hepsinin ortasında duran,
Havada asılı kalan kelimelerle oynaşan hissiz bir kadın.
Ayrılık öncesi verdirdiği sözlerle vicdanını temize çeken bir adam.
-söz ver kendine iyi bakacaksın
-ne anlamı var daha önce verdiğim bir söz bu
-olsun sen yine de söyle ‘söz veriyorum’ de bana iyi olacaksın hep
-söz iyi olacağım rahatladı mı için..
Ne komik bir replik değil mi?
Boş versene.
Adı acıymış gibi yaşayan bir adamdan b’aşka ne beklenir.
ÇiğdemTaş|geceyarısısaçmalıkları