Bir deniz düşün;
Sere serpe uzanan önümüzde.
Meçhulden gelip, meçhule giden,
Kimsesiz dalgaları düşün.
Hisset ayazını, ince ince esen melteminde.
Yokluğunla bir tut esipte kavuruşunu.
Haylaz haylaz gülümse ardından;
Sakın alay etme denizlerin kimsesizliğiyle,
Küçük görme maviliğini.
Anla önünde uzanan derya denizi,
Lugatsız haykırışında bir şeyler bul.
Bir deniz düşün;
Sere serpe uzanan önümüzde.
Düşün ki, anla yalnızlığını.
Bir dilenci çocuğun yalnızlığı değildir ki bu.
Ağır ağır demlenen çay misali,
Koyu kara bir yalnızlıktır bekleyen.
Neye yarar zamansız yakamozlar,
Çekilen her kürek neyi değiştirir ki?
Aynı devinimde, aynı yalnızlıktır arda kalan.