Sayfa Boş

Bazen uzun gelir yaşam süren, an olur bitsin istersin. Bazen ise uzatmaları dilersin. Nasıl bir ikilem ise... Umutların, hayallerin, tüm yapmak istediklerin sırt çantanda biriken yükün olur. Ağırlaştığında tek tek çıkarıp atmak zorundasın. Hayat işte.

yazı resimYZ

Boş sayfaya bakıyorum, gözlerim kamaşıyor. Zihnim patlayacak kadar dolu, sayfa boş.
Bomboş. Anlamı yok. Kelimelerim kaybolmuş, çalınmış, gitmiş. Hangisiyse, umursamıyorum.
Çok fazla düşünüyorum, bazı durumlarda sakıncalı. Bu kendi fikrim değil, öğrenilmiş, yaşanmışlardan olmalı. Nesilden nesile yayılan virüs, diyebilir miyim? İster istemez ona bir kez yakalanırsın. O an farkına vardıysan, kendinde olup, Sen sendeysen, kurtulursun. Çok da ciddiye alınacak bir hastalık değil ve benliğin ölümü kadar ciddi.
Hayat öyle bir şey. Önemsemezsin, önemsersin, herneyse Sonuçta: umurunda değilsin. O yaşanmak ve ölmek için var. İki noktalı yarış. İyiymişsin veya kötüymüşsün, bunu tek bir vicdan umursar, hayat ise her şekilde devam eder. Bol seçenekli yarış sunar sana-seç beğen- seçtiğinle yol al, hayatı yaşa. Ne olduğunu, istediğini kendine göster ve o manzarayla veda et. Olsun. En azından kanıtını görmek için fırsatın var. Kanıt sensin; dünya yıllarının içindeki anların. Kanıt yüreğin; duygu sarsıntıların, depremlerin. İşte şimdi hayatın onurun veya utancın olur, yaşattığın ve yaşadıkların ile.
Gülümsüyorum. Yüzümden çok zihnimde belirir. Çünkü(sevmesem de çünküleri). Farkındayım,
bildiklerim umursanmaz, gördüklerim tarife gelmez, anladıklarım anlatılmaz. Sadece gülümsüyorum.
Güçsüz olduğumdan değil.

eylül

Başa Dön