Özgürlüğü duydum o daracık dünyada
Beton gibi buz kesmiş bedenimde
Delik deşik olan ruhumdan kan süzülüyordu
Mazideki o silik hatıralarımda
Mavi ile yeşile hasret düşler kurarken
Simsiyah hayaller belirdi düşlerimde
Ruhumla yeni bir dünya hayal ederken
Karabasanlara yenik düştüm ben yeniden
Ak ile kara yer değiştirirken
Ve her nefis kendisiyle yüzleşirken
Koskoca dünya insanlığa dar edilirken
Vicdanlara koskoca kilit vuruldu yeniden
Sebepler sükût ettirildi birer birer
Hazan rüzgârı değdi vicdanın namusuna
Muhabbet ve tebessüm hicret etti başka diyarlara
Gözyaşım ile bahçemdeki çiçekleri sularken
İnsanlık sukut mu ettirildi son zamanlarda
Zamanı ölçen saatin saniye ve dakikalarında
İlmek ilmek dokundu hapishane koridorlarında
Cennete götüren o taştan betondan patika yollarında
17 Nisan 2017