Ölüm de Var

“Ölüm de var, ayrılık da…” Ne fark eder ki?...

yazı resim

Hangisi acı bu dünyada bilemiyorum. İkisi de aslında kanımı dondurup, tüylerimi ürpertiyor. Korkuyorum her ikisini de düşündükçe. Yaşaması en güç iki şey olsa gerek “ÖLÜM VE AYRILIK”
Yaşamın ne kadar geçici olduğunu bir kez daha hissettim bu akşam. Tıpkı bir su damlası gibi akıp sonra da buharlaştığını gördüm. Bir anda ve sessizce. Ölüm… Kaderin kaçınılmaz sonu. Korkutucu, üzücü, yaşamın sonunu getiren… Hiç beklenmedik anda soğuk bir rüzgar gibi insanın içini ürpertir. “O” geldiğinde susar her şey ve; hiç sormaksızın alır, ayırır ruhunu bedeninden. DUR! diyemeden sonsuz karanlık… Sonrası… Sonrası yok yaşayanlara göre; bir iki gözyaşı önce, sonra unutulur gider giden. Balık hafızalı insanlar yok sayar ölümü. Sanki hiç ölmeyeceklermiş gibi…
Sevginin değerinin bilinmediğini de anladım bu akşam. Hoyratça harcanan o masum duyguları anımsadım. Söylendiğinde bir tat vermeyecek kadar laçkalaştığını gördüm sevgi sözlerinin. İnsanın ta kalbine işleyen sözler… Eski şarkılarda kalmış şimdilerde. Gerçek sevgiyi buldum diyenlerse yemiş sillesini ayrılığın. O en güzel duyguyu harcayan insanların eline düşerek darbe üstüne darbe yemiş. Ayrılık kavurmuş yüreğini. Belki de artık bu yüzden korkacaklar sevgi sözcüğünden bile. Ayrılık işlemiş olacak ruhlarına; ve o ayrılık alıp götürecek ruhlarını bu diyardan. “Ölüm gibi…” Kaybolacak hayatta belki de o vefasızların sillesini yiyenler. Ölüm sessizliğiyle akıtacaklar gözyaşlarını içlerine. O vefasızlarsa gülüp geçecekler yaraladıkları bir mecal kalan yüreklere. Hiç onları terk edecek kişiler olmayacakmış gibi…
Yaşamın manası sevmek. Yaşamı bitiren ölüm. Severken ayrılmak mı zor, yoksa ölümün soğukluğunu bir adım ötede hissetmek mi? Ne denir ki: “Ölüm de var, ayrılık da…” Ne fark eder ki?...

Ramazan Adıgüzel...

Başa Dön