Sevgili öğrencilerim,
Birkaç ay sonra yuvadan uçan kuş misali kanatlanıp yeni diyarlara göç edeceksiniz birer birer. Gittiğiniz memleketlere umut, sevgi, inanç taşıyacaksınız pırıl pırıl, rengârenk kanatlarınızla...
Yepyeni yarınlara yelken açacaksınız; umutla, sevgiyle, güvenle... Bazen fırtınalarla, boralarla mücadele edeceksiniz inatla, azimle. Bazen de güvertede mehtabı seyredeceksiniz; ılık meltemler yüzünüzü okşayacak sakin yaz akşamında. Geleceğe ait plânlarınız, tasarılarınız, ümitleriniz dans edecek size göz kırpan yıldızların altında. Uzakta bir deniz fenerinin dost ışıkları gönlünüzü aydınlatacak gök kuşağının yedi rengini taşıyarak...
Birkaç ay sonra ..... İlköğretim Okulu’ndan mezun olacaksınız tüm renklerinizle. Bizlerin, yani öğretmenlerinizin kalplerine anılarınızı nakşedeceksiniz birer birer. Yürekten “Elveda!” diyeceksiniz biraz hüzünlenip duygulanarak.
Umarım bizler de sizin sevgi dolu kocaman kalplerinizde bir nokta kadar da olsa bir yer elde etmişizdir.
Şunu unutmayın ki öğretmenler de insan. Sizlere hatalı davranmış, istemeden de olsa kalbinizi kırmış olabiliriz. Bunun için sizlerden özür diliyoruz. (Özellikle ben, Türkçe öğretmeniniz olarak.)
Benim sevimli, güler yüzlü, şeker gibi çocuklarım,
Hiçbir zaman yüzünüzden gülümseme, kalbinizden sevgi eksik olmasın. Tüm hayâlleriniz gerçek olsun. Sizleri ileride başarılı, mutlu, huzurlu ve sağlıklı görmek istiyorum. Çünkü siz, her şeyin en iyisine layıksınız.
Sevgilerimle...