bugece birşirketin 2metreye 2metre olan camının içe bakan kısmında ''madem bu cam içe bakıyor, öyleyse ben neden dışa bakmayayım '' mantığını yakalamamın hemen ardındandı caddeyi seyre dalmam. birde baktım ki dışardaydı içersi. camda gördüğüm karartı yüzümün karanlık yüzü yüzündendi diye düşündüğüm sırada bir taksi geçti yüzümün üstünden. o anda bill cosby li hayalet filmi geldi aklıma. hani bir otobüsün onu ezeceğini düşündüğü anda otobüsün içinden geçtiği ve aslında ölü olduğunu anladığı ilk sahne . sanırım taksi üstümdeyken ; ben ölmüştüm...
yada ölme işlemi (çok ilginçtir; ölmek de bir fiil dir ama insanlar bunun için efor sarfetmezler. tamam kaybolan bir efor söz konusu olan ama harcanan değil)çok daha öncelerde gerçekleşmişti. ne güzel , yaşarken hayalet olan birinin öldüğünde ne olacağı sorusunun bilinmezliği ne gusel, ne güzel. hangi yüz kişidir ki bu , beni tanımayanların ölümüm hakkında ileri geri yorumlar yapılmasına göz yumacak olan.
hayalet; hayalet olmanın güzel yanlarıda olabilir mesala...
mesala angelina yı banyosunda izleme olanağı. gerçi evde ekmek varken açlıktan ölmek gibi birşey olsa gerek. yinede , yaşarken kim verecekti bana bu olanağı.. kahretsin odadan çıkana bak! brad pitt: hemde çıplak. tanrım sanırım düşünmemem gereken şeyler düşündüm ve beni yargılıyorsun. tanrım oda ne! hayır , hayır burası cehennemi andırmaya başladı...
oh(konsantre mecmua-sulandırdığınız zaman normal dergi-)oh oh ki ne oh!
kurtuldum. peki bundan nasıl kurtuldum. angelina yı izlerken brad pitt i görmek de neyin nesi. neydi bana onu gösteren. hayalet olduğumu sanmıştım. eğer bir hayalet isem bilinç altımı nasıl görüyorum. brad orda olduğu için mi onu gördüm; görmem gerektiği için mi brad ordaydı yoksa bir yargısız infaz mı söz konusu...
yoksa ben yaşarkende başka bir hayaletin bilinç altına göremi nefes aldım. evet bu olabilir. onun görmek istediğini yaşadığım için sorguya çekilemiyorum. çünkü ne günahım var nede sevabım ; hepsi benden önce yaşayana ait. evet oldu , evet işte bu yüzden yargılanamıyorum. tanrım bu nasıl bir cehennem, nefes alamıyorum.
peki benim kurbanım kim olmalı. hoşlanmadığım kim varki bana yapılmasından hoşnutsuz olduğumu bir başkasının üstüne kurmalıyım. bu nasıl bir düzen yada düzensizlik. oh titriyorum, sanırım mesaj geldi. a evet mesaj gelmiş. zerşamtesi günü ölülerin pilav günü varmış. ölülerin pilav günü, ölülerin pilav günü , ölülerin pilav günü; bune demek oluyor. benim gibi bir sürü insan var. nasılya , nasıl yani; burdadamı özel değilim?
kapı çalıyor , kapı nerde , kapııııı nerdesin-desin-sin-sin kapıyı bulamıyorum. kapıyı görmek istiyorum olmuyor yoksa , yoksa budabir başkasının bilincinin alt kısmımı.
aaa cam , şirket, işte kapım,
kapıcı--abi ışığın yanıyordu , kapıyı açmayınca öldün yada delirdin sandım.
benmiyim--ölmeyi anladıkta delirmek ne oluyor
kapıcı--ne bileyim belki kapıyı bulamamışsındır!
benmiyim--ölümüne üzüldüm...
