........................................................ Başkent, Eylül 3
"Mutluluğumsun!"
İşte yalnızca bunu yazdım; ne yazacağımı bilmiyordum, içine kurumuş iki karanfil koyup gönderdiğim gümüş sigara tabakasının üzerine; basit bir sözcük olsun istemedim, içimden geldiğince yazdım bu sözcüğü: "Mutluluğumsun!"
"Sevgiden nasibini almamışların
yüreği ölüdür.
Hazanda
dalından ayrılan yapraklar
kırılırken ağaçlarına,
ben sana kırılmıyorum.
Ağustos bitti
kavuşmanın hazzını yaşatmadan.
Bütün güllerde aşk yarası.
Bakışların hala yüreğimde;
seni benden ayıran
mesafelere kırgın değilim."*
Bu deftere yazacağım; yorgun olmazsam ve/veya bıkmazsam yazmaktan.
Çok önemli geliyor bana başlarken, çok saçma olduğunu hissediyorum düşündükçe ve aptal buluyorum kendimi. Eğer sinir olmazsam kendime bu deftere yazacağım.
Yani "sana" yazacağım, Mutluluğum.
Not: *KIRGIN DEĞİLİM adlı şiirim.