söylenecek sözler taşar ceplerimizden
sustasına basınca açılacak
keskin bıçaklar gibi
kanatmaya hazır yüreklerimizi
sorulacak hatırlarımız
ve sükut;
dilinde bir cenaze marşı
oturmuş ağlıyor
sabaha karşı...
yüzüme şiirler çarpıyor
kamçı gibi
son sürat giden hayatın
freni yok
canım yanıyor
çarpıyor şiir
bölüyor ikiye
anları topluyor
yalanları çıkarıyor
içime şiirler akıyor
boğazımda bir şiir var ki hele;
yumruk gibi!
yutkunmaya kıyamıyorum
sarılıp da hıçkırmalıyım.
ve sesinin sıcaklığına doğurmalıyım.