Bilmem ki Ne Vakit Dinecektir Şu Ruhumun Hicranı!
Aklıma bin bir türlü sualler geliyor, nefesim yetmiyor, içim titriyor / Kimin sürurundan
Mustafa Cilasun
Bayramlar Şimdi Yas Tutuyor, Gönüller Onu Anlamıyor!
Kimbilir ne kadar umutla beklerdik, kurban edilmek için seferberdik / Neden o an
Ey Hüsn-ü Cemal, Sen Aleme Darb-ı Meselsin!
Ne zaman boynumu hüzünle büksem ve aşk ile sakinliğe meyletsem / Ruhumun temaşasında
Derdimi Arzetmeye Bir Yol Bulamadım, Nerde Şaşırdım!
Sanki açık denizlerde yol alan bir sakineyim, şaşırmış bir haldeyim / Kalbimin bu
Canan Ne Vakit Haberdar Olacak, Kalbimin Burukluğu Susacak!
Sanki güneşin lahzasından sudur eden bir ar, sinemde hiç duyulmaz / O an
Bilmem ki Ne Zaman Kalbim Susacak Bu Yaş Duracak!
Henüz gün batmaya yeni başlıyor, nedense yüreğim sızlıyordu / Onca yıl eskitmiş anılar,
Gönlüm Tutuşan Sözlerinin Mısralarıyla Uyansa!
Şimdi ne söylesem, bu feryadımı ayan etmeden uzlette nefeslensem / Sessizliğin asudeliğinde, gönlümün
Dert Bahtın, Aşk Mana Tahtının Sultanıdır!
Çile gönlümü ihya eden, bir ah çektirmeden sürura erdiren ferdir / Nefes niye
Soracaksan Ne Olur, Bana Bildiğim Şeyleri Sor!
Ne vakit kor aklıma gelse, ruhuma derin bir hüzün vehmetse / Kalbimin hicranı
İnsan Bu, Hiç Ruhsuz ve Kalpsiz Solur Mu!
Kaybolup gidiyordu, nefesin erdem ve ülfeti sessizce tükeniyordu / Kim ne kadar hissediyordu,
Leyla Gibi Hıçkırsa, Mecnun Gibi Yansa Bu Gönül!
Bir sözüm yok billahi, ruhum ne kadar abad olsa da nihai bulacak /
O An Annem Ağlıyordu, Demek ki Yüreği Kanıyordu!
Nedense pek bilmezdim, hissiyatın lisanından bihaberdim / Adeta her zaman çocuk gibiydim mesuliyeti
Sessizce Çekildim, Hiç Şikayet Etmemeliydim!
Bilmem ki ne kadar kendindeydin, o an hışımla nefeslenmiştin / Sukunet içinde dinlemiştim,
Susmalıyım, Bilmem ki Aşkı Nasıl Anlamalıyım!
Neden bu kadar bizarım, nefesin ramına hasret bir adamım / Niçin bu kadar
Sineme Yağıyor, Nefesim Niye Şad Olmuyor!
Bir korku var içimde, haşyet ve gamın görünmeyen o çehresinde / Her ne
Ağlıyordu Kalbim, Suskundu Bu Dilim!
Ne meyyitin lal olmuş bu hazin hali, ruhumun bizarlığına kefil / Ne derdimin
Bir Sala Sesiyle Uyandım, O An Pek Çok Utandım!
Kimbilir ne kadar uykum vardı, elbette ki çok ağır basıyordu / Ne kadar
Olanca Yalnızlığı Yüreğime Yüklediğim O Anda!
Ne çok sıcaktı, ne de ruhumun yalnızlığına refaket eden bir ayaz vardı /
Ne Kadar Muhtedirdim, Sanki Yitik Olan Nefestim!
Kaptırmamalıdır insan kendini, sine-i payesinde ki eşkali bakirliği / Günün her saatinde durmayan
Belkide Hiç Ağlamamalıydım!
Sinemin sessiz ve sakin çehresinde neleri yaşıyorum anlatmalıyım / Hiç arkama bakmadan, keşkelere
Aşk; halin demidir!
Tanıtım
Düşünmeye hassaten zaman ayıran, naifliği önceleyen, estetiği seven, güzelliklerden şevk alan, gönüllerin deşifresiyle uğraşan, halin dilinden haz alan, aşk için meşkin zaruretine inanan, hilkatin ve aidiyetin serinliğinde yazmaya çalışan bir can.
Geçmiş
1957 Kayseri doğumluyum. Bir kamu sektöründe idarecilik yapıyorum. Neyi düşüneceğimi bilmeyi seviyorum. Evliyim.
Konum
KAYSERİ
Özellikler
Atmosferde yankı bulan feryadımın ahenk sızısı!
Etkiler
Mehmet Akif Ersoy,Sezai Karakoç,Necip Fazıl Kısakürek, Cemil Meriç
Benzer Yazarlar
Edep içinde bir paylaşım esasına dayanarak yazan herkes...