Ben Oyalarım Yaralarımı (Zı)...
Red edilmeye hazır; oyuncakları kırılmış, kimsesiz arka sokakların çocuklarının günlüklerinde saklandı sen'li cümlelerim. Onlar kadar yıkık!
Red edilmeye hazır; oyuncakları kırılmış, kimsesiz arka sokakların çocuklarının günlüklerinde saklandı sen'li cümlelerim. Onlar kadar yıkık!
Masallar değişti, büyüdük...
Dedim ya; camdan/dı yüreğimin ayakkabısı zaten... Kırıldı(m)!
Herşeye rağmen yüreğimde kazıdığın uçurumu sevdim. Ayaklarım takılmıyor dibe vurduğumda.
Masalımıza cümleler kurmak direnişimdi, kocaman tanklarına karşı, avuç kadar taşlarımla...
Ense kökümde mermin. Kasten öldürdün işte! Sebebi asla bulunamayacak kalleşlikle!
Ad'ım yıkılıyor, ömrüne!
Uyan/ma... Efsun'larından...
Şehrin morglarında bir Efsun yatıyor şimdi, yarı diri. Gözleri açık, yüreği dilsiz. Ölmedi, ölemiyor. Ama yaşamıyor da!
Efsun'suz düş...
Yokluğun bir gece ayazı, / Üşüyorum ödünç ver bedenini. /
Gece'ye düşen düş. Yalnızlığın sessiz harfleri. Matemin çığlığı. Aşkın anadili.
Yetmişsekiz çocuğuyum. Darbeler vurmuş yıllarıma...
İstanbul
Didem Madak