Yıldızlara Giden Sevgili / Part 2

Gülümseyerek düşündü içinden ; ‘’ Ne gerek var şimdi bu hayallere gibisinden’’ Dakikalar sonunda yanında olacak güzelden başka , hiç bir borcu kalmamıştı geri verecek aşka

yazı resim

Şiir sona ermişti .Otobüste başlamış ve otobüste bitmişti. Genç adam son defa içinden yüksek sesle okudu şiirini. Sanki bir müsamereye hazırlanıyormuşcasına heyecanı vardı ilk okul günlerinden kalan . Kağıda bile bakmadan , ezberden okumalıydı bu yüzden. Sırf bu yüzden defalarca tekrarladı gözleri kapalı .

‘’ Kal bu gece yanımda gitme
ihtiyacim var sana.
uykusuzum düşünmekten
düşlemektense yorgun.
Müüebbet rüyalarda
tutuksuzum yalnız sana.
beni huzursuz eden , geceleri kovsana
masallar anlatsana.
avutsana beni ;
yada uyutsana...’’

Başında dikilen hostesi hissettiğinde yavaşça toparlandı Anlamıştıki ineceği sapağa az kaldı.
Hostes ‘’sapağa yaklaştık hazırlanın’’ dedi. Genç adam acele etmeden ezberlemekte olduğu şiiri son defa tekrar etti. Çantasını açarak CD çalarını çıkarttı. Ve başladı o büyülü şarkıyı dinlerken mırıldanmaya . Çünkü gelmek üzereydi kurduğu hayalin sonuna.

Gülümseyerek düşündü içinden ; ‘’ Ne gerek var şimdi bu hayallere gibisinden’’ Dakikalar sonunda yanında olacak güzelden başka , hiç bir borcu kalmamıştı geri verecek aşka . Hayalinde renk vermeye çalıştığı dudaklar zaten onun olacaktı pembe yada kırmızı. Ve düşündü sonrasında ‘’ kim kesecek hızımızı ‘’ diye. Gülümsedi otobusten inerken kendisini uğurlayan hayallerine.. Yavaşça yürüdü sapağın köşesindeki durak yerine. Oturdu bir ağacın dibine. Erken gelmişti. Aslında erken gelmek için kendi acele etmişti , ama beklemek yoktu hesapta. Beklerken tekrar tekrar şarkısını dinledi …….. Biraz daha renk katmak için hayallerine ; kalemi eline alıp devam etti şiirine.

‘’Uzak yerleri anlat bana
Uzaklara imreneyim.
Gözlerini aç bana ,
orada kendimi bulup çekip alayım ;
anlattığın yerlere doğru yol alayım.
Müüebbet rüyalarda
tutuksuzum yalniz sana.
beni huzursuz eden , geceleri kovsana
masallar anlatsana.
avutsana beni ;
yada uyutsana...’’

Önce bir traktör , sonrasında bir kamyonet geçti önünden. Aslında çok rahatsızdı kendine bakan gözlerden , saklanmak istiyordu bu yüzden. Nekadar sabırsızlanmışki arzuları anlaşılan ;her aracın içindekini o zannetti yaklaşan. Sonunda kadın geldi. Sanki kadını görmemiş gibi davrandı genç adam ilk baştan. Kadın kendini farkettirmek varken bir korna sesiyle ; onun görmesini bekledi sabır ile. Genç adam yerinden kalktı yerden çantasını aldı , başladı arabaya doğru uygun adım yol almaya. Kapıyı açtı ve ‘’merhaba’’ dedi. Aslında geçen aklından merhaba bile demeden öpmekti kadının dudağından. Ama cesaret edemedi , ürktü güneş ışığından. Gün ışığı genç adamın tüm arzularını soldurdu ; sadece saf bir öpücüğü kondurdu kadının yanağına .

Araba haraket ettiği anda kadın elini uzattı genç adama. El ele tutuştular. Sanki ikiside kuru dalmışcasına aniden tutuştular. Kadının yüzüne baktı genç adam .Kadın güneş gözlüğü takıyordu ve bu yüzden genç adama korkusuzca bakıyordu.

Ve kadın susuyordu. Oysa fısıldasaydı birşeyler kulağına ; varmak için beklemezdi genç adam kadının dudağına. İnadına sustu kadın. İnadına konuşmadı genç adam. Ne zamanki arabanın motoru durdu. İkiside birbirine aynı anda sordu !

‘’İyi düşündünmü’’ diye………………………

To be continued

Başa Dön