Uzun, dönülmez bir yol bu önünde durduğumuz
Üstü başı kir pas içinde, muzip bir çocukluk bizden aldığı
Kalınlaşmış seslerimize hiç uğramayan
Masumiyetimizi görüyoruz oralarda
Kim bilir kimin uçurtmasına takılmış.
Yollar susuyor…
Ya bizim çığlıklarımız?
Biz, her şeyden güzeldik dünde
Biz, her şeyden özgür…
Atlıkarıncaların üzerinde duruyor zaman
Oysa dünya soğuyor içimizdeki ateşe inat
Gökyüzüne uzanan zindanlarda
Biz bilmiyoruz, bilemiyoruz oyun saatlerini
Oysa ağaçlar yapraklarını salıvermiş gökyüzüne
Ya bizim esaretliğimiz?
Susuyor bukağılar, prangalar…
Biz, her şeyden güzeldik dünde
Biz, her şeyden özgür…
Ansızın iniveren gecelerde, içimizde kurşun askerler
Yüzlerimizde bitmeyen bir savaşın izleri
Akıyor, kim bilir nereye.
Biz tutsak, biz kötü
Biz yaralı ve yarasından belli diktatörler…
Oysa siz küçüğüm!
Her şeyden daha güzelsiniz,
Her şeyden daha özgür…