Yalnızlık senfonisini dinlediniz mi hiç?... Hem de kulak kabartarak... Ben çoğu kez dinlerim bu senfoniyi... Önce duygularımı koyu bir şekilde demlerim, sonra peluş yatağıma uzanıp kendi pusulamı keşfe çıkarım...
Bazen ibre yanlış yola sapsa da, gecenin sonuna doğru, istediğim yere varabiliyor, yanlış sokaklardan bir buket yapıp gönül sayfamı doldurabiliyorum...
Bazen de, yangın yerine dönüyor kalbim, söndürebilene aşk olsun... Senfonide notalar yer değiştiriyor, tılsımlı sesler birbirine karışıyor, bu sayede dünyanın en güzel şarkıları ortaya çıkıyor...
Yani bazen tuhaf bir şekilde, yalnızlık duygusu işe yarayabiliyor... Yalnızlık... Buğulu ve Tuhaf...Ama tamamen gerçek!...