Vay Benim Gençliğim

hayaller, beklentiler, umutlar.... özlem duyulan o kadar çok şey vardır ki bir insanın hayatında. Ya bir engeli olur gerçekleştiremez yada gençliğin verdiği vurdumduymazlıkla kendisi beceremez. Keşke bunlardan ikincisi olsaydım, evet vurdumduymaz olsaydım diyorum çünkü o zaman ufuk çizginizi başkası değil kendiniz değiştirirdiniz. Ve inanın bana bu daha az acı verirdi.

yazı resim

Eyvah gençliğim
yavaş yavaş sana ait hatıralar siliniyor
belki de kısa bir süre sonra hafızam seni tanımayacak
zaman ne kadar acımasız değil mi?
ne kocaman sevdaları çekti içine
ne delice aşıkları unutturdu
yokluk ile varlık arasında ne gelgitler
çokmu düşünüyoruz, ya da çokmu kalabalığız dünyada
hani insan hayal kurar ya bazen
olmayacak ama olmasını çok istediği şeyler
benim hiç imkansız hayalim olmadı
çünkü babam olabilecek şeylerin hayalini kur derdi.
oysa hayal, ulaşılamayan değilmiydi.
çizdiğim ufuk çizgimin önüne öyle engeller koyuldu ki
ayağımın her takılışında düşmeden kalkamadım
ve bütün düşüşlerim sessiz çığlıklarım oldu
ne kadar uğraşsamda artık hedef sapmıştı birkere
akıp giden nehrin içinde küçük bir dal parçasıyım şimdi
hoyrat rüzgarların savurduğu
kıyıya vurmak için çaba gösteren
ama her defasında derin darbeler alan bir dal
güçlüydüm, bir o kadarda cesur
yüreğimde saklı kalan umut kırıntıları
bulunduğum kaostan beni kurtarmayı başaracak
yeniden sakin okyanuslara yelken açacaktım
ve yeniden imkansız hayallerim, soluksuz nefeslerim olacaktı
masallardaki gibi önce saçmalayacak
sonra yine romanın baş kahramanı olacaktım
anlayıpta yorumlayamadığım felsefem
çürütemediğim tezlerim olacaktı.
ama gelecek sonunda bütün geçmişi aldı götürdü
öyle üzülüyorumki artık
bütün bu koşuşturma, telaş içinde
kaybolmuş gençlik ve emanet bakışlar korkutuyor beni
bu gidiş nereye anlamıyorum.
hangi zamanın yolcularıyız
hangi milatta kalmış ayak izlerimiz
bize herşeyi unutturan ölümden öte ne
ah be yalan dünya, hırpalanmış ruhlar
sizce değişir mi? bu insanlık..

Başa Dön