Kapatırken gözlerini ölüme sessiz ve kabullenmiş üç
damla yaş indi tenden toprağa.Toprakta üç damla, üç
ayak izi geçmişini yalana kaptırmış adamdan arta
kalan.Yaptığı hiçbirşeyden sorumlu tutamazdı hayat onu
çünkü yok saymıştı doğduğu ilk gün gözlerini.
Sığınacak masallar aradı durdu masal anlatacak yaşa
gelene kadar, kendi masalını yazmaya kalktı sonunu
bilmeden bu cüretinin. İki masal yazdı biri ,hüsran
biri ölümle biten... Hüsrana adını, ölüme karanlığını
verdi. Karanlık gecelerde hep aynı soruyu sordu nerede
yapmıştı ilk hatayı, ilk yalanı kime söylemişti
kendine mi kendini kaybettiği ceylanın gözlerine mi?
İlk vuruluşu, ilk vuruşu nasıl olmuştu?..
Küçük bir çocuk gözlerini yatırınca uzaklara
ağzından her döküldüğünde ismi, yüreğinin bir
yerindebir kanama başlardı. Nedendir bu kan kaybı
bulamadı, o sadece kanadı...Ne yarasını aradı ne
sardı.O hep
kanadı ve kanattı. Artık hayatın göğsünde eczasız bir
yaraydı....
Hiç bir şehirden hiçbir evden ardına bakmadan çıkıp
gidemedi hep esir kaldı hep esir etti ardında
barakamadıklarını kendine. Kendince ağladı kendince
güldü .
Hayatın içinde yoksayılmış, itilmiş ve hatta
kendini
varlığın dışına itmiş biri olarak vazgeçmedi
yalanından, yaşıyorum sandı oysa sessizce yummuştu
gözlerini ardında üç damla gözyaşı bırakarak .
Ardından kimse ağlamadı çünkü kimse farketmedi
yokluğunu.....
Hep eski bir fotoğrafın cansız griliğinden baktı
gözleri, elleri hep kimsesiz ve çaresiz kaldı
kalabalıklar arasında. Dudaklarındaki kiri silemedi
hiçbir su, hiç bir mendil, hiç bir gül yanaklı bebe,
karardıkça karardı bahtı gibi dudakları. Oysa
ötelerden hep uzandı ona susuz çiçeğin narin ve hasta
boynu, her çağırmasında adını uzandı kapandı üzerine
, korurum sandı onu ondan, uzaktanda olsa anlarım
sandı, bilmedi onun her çağrışının boynuna inen bir
bıçak olduğunu . Boynu vuruldu, o vuranına
vurgundu...Ne güneşi görüyordu gözleri ne teni bir
damla suyu, varsa bıçağı varsa
vurulmuşluğu....Aldandı,aldandıkça ve aldatıldıkça
adandı....
Üç damla ile kendini hiçe veren adam ... Dudakların
sana küsmekte gözlerinde bir ölünün son nefesi
nedendir hala kendini altdatmaların. Nedendir ne
içindir bunca kirin pasın....Bıçağına vurgun çiçeğin
kanında arın.Arınki yarının olsun, gülsün gülünün
gözleri, cennet bahçesinde gül olsun...Arın ki
yaşamayanların yaşasın yaşatılsın...Çiçek tomurcuğa dursun....
]