Geçen Nutuk okuyorum Biraz şu sayfasını okuyayım, biraz bu sayfasına bakayım, biraz da hatırladım galiba burasını diyorum. Malum kah unutuyor, kah asalak sistemin aptalca itelediklerine maruz kaldığım için aptallaşıyorum. Haliyle ara ara beyinde bazı bazı düşünceler tekrar canlansın istiyorum. Neyse işte
Okuduğum yıllardaki beynim sanırım satırları anlamaya yetersiz kalmış ki çok anlamlı bir kısmı kaçırmışım. O da şu ki; o zamanın üç tane muhalif dangalaktaroğlu milletvekili Atam sen çok tek başına yönettin ya, biraz da biz o koltuğa oturalım kafasında ve bencilliğinde ilerlemiş, haliyle tasa hazırlamış. İstemişler ki; o zamanda, o zamanki devletin sınırında doğmayan ve beş sene o sınırlarda yaşamayan tekrar seçilemesin mi? Acaba? Ey halkın temsilcileri? Diye sorabilmek istemişler.
Atam da; hiçbir bilgi becerisi olmayan, tamamen işte bir şekilde oradaki koltuğa gelen o zamanın arkadaşlarına; salakdaroğluna anlatır gibi tane tane, eğer ben doğduğum yerde kalsaydım şu zaferler kazanılamazdı, eğer ben yerimi korusaydım düşman işgalindeki buralar olmazdı, gün sonunda da Maazallah bu teklifi veren beyefendiler dahi sınırlarımız içinde doğamaz ve onlar da bu mecliste olamazdı demeye bağlamış, tasarı da haliyle halı altına süpürülmüş.
Buradan nereye geliyorum? O zamanın sinsidaroğulları koskoca Atatürkün bile mevkisini kıskanmış Bilgisini, becerisini, başarısını ve vatanseverliğini çekememiş Hatta kendilerine ve karakterlerine yakıştığı gibi sinsi sinsi bu yolla elemeyi dahi düşünmüş Adam olup da ya Atam sen nereye, biz oraya diyememiş Dolayısıyla kimi kimi bazıdaroğullarından çare bekledikleriniz bu kafa İster kabul edin, ister etmeyin, ister aman oylar bölünmesin deyin.
Amma velakin bir şeyleri herkes için başarmak adına konfor alanlarını bırakıp, gerçek mücadele verenlere de rahat verin Valla. Kaldı ki ne yapacaksınız? Ataya yaptığınız gibi doğum yerlerini mi soracaksınız? İsterseniz sorun Ne fark eder ki? Vatan aşkıyla doğan Tokyoda dahi doğsa daha ümitli, daha gerçekçi ve daha bilgiliyse kimdir daha çok vatansever? Bu yüzden Ne Mutlu Türküm Diyene, Diyebilene
