Teravih Namazı ve Hadislerin Değerlendirilmesi

İslamda ibadetlerin temel kaynağı Kurandır. Rivayetlerde, Resulullah'ın teravih namazını kıldırmayı terk etme gerekçesi olarak, bu namazın farz kılınmasından korktuğu ifade edilir. Ancak Kuran perspektifinden bakıldığında, bir resulün ibadetler konusunda Allahın hükmüne itiraz etmesi veya korku duyması düşünülemez.

yazı resimYZ

Kovulmuş Şeytandan Rabbime Sığınırım
Rahman ve Rahim Allah'ın adıyla
Ben, cinleri ve insanları yalnızca bana ibadet etsinler diye yarattım. (Zariyat 56)
İslamda ibadetlerin temel kaynağı Kurandır. Rivayetlerde, Resulullah'ın teravih namazını kıldırmayı terk etme gerekçesi olarak, bu namazın farz kılınmasından korktuğu ifade edilir. Ancak Kuran perspektifinden bakıldığında, bir resulün ibadetler konusunda Allahın hükmüne itiraz etmesi veya korku duyması düşünülemez. Zira:
Allah hüküm verirken kimseye danışmaz: Kendi hükmünde hiç kimseyi ortak kılmaz." (Kehf 26)
Resul, Allahın hükmüne gönülden boyun eğer: Şüphesiz Allah, dilediği hükmü verir. (Mâide 1)
Bir resul, Allahın emrinden çekinmez, aksine onu tam anlamıyla yerine getiren örnek kişidir. Bu nedenle, Resulullahın korku ya da çekinceyle hareket ettiği iddiası hem Kuran ayetlerine hem de resullerin misyonuna aykırıdır.
Kuran, namaz ibadetini detaylı bir şekilde açıklar; ancak teravih namazına dair herhangi bir bilgi içermez. Resulullah yalnızca Kuranda bildirilen ibadetleri tebliğ eder ve uygular:
De ki: "Ben, bana vahyedilenden başkasına uymam. (Enam 50)
Sana Rabbinden vahyedilene uy. (Ahzab 2)
Teravih namazı, Kuranda belirtilen beş vakit namazın dışında bir uygulamadır ve Kuranda yer almadığı için Resulullahın bunu kıldığına dair iddialar tartışmalıdır.
Hadislerde teravih namazıyla ilgili çelişkili uygulamalar yer almaktadır:
11 rekât,
13 rekât,
23 rekât kılındığı rivayet edilir.
Bu durum, ibadetin standart bir uygulaması olmadığını göstermektedir. Ayrıca, mezhepler arasındaki farklılıklar da bu ibadetin sünnet olma durumunu tartışmaya açar. Şafi mezhebine göre, kaza namazı borcu olan bir kişinin sünnet namaz kılması uygun görülmezken, Hanefi mezhebinde teravih namazı vurgulanır.
Diyanet İşleri Başkanlığının uygulamaları da eleştiri konusu olmuştur. Örneğin:
Sakal: Hanefi mezhebine göre sakalın uzunluğu en az dört parmak olmalıdır. Ancak Diyanet İşleri Başkanının sakalı bu ölçüye uymamaktadır.
Sarık ve cübbe: Sünnete göre sarığın arkası beş parmak uzunluğunda olmalı, cübbe ise sade olmalıdır. Ancak günümüzde bu ölçütlere uymayan pahalı kıyafetler tercih edilmektedir.
Bu durum, mezheplerin sünnet anlayışındaki tutarsızlıkları ve uygulamalardaki çelişkileri ortaya koymaktadır.
İslamın temel kaynağı Kurandır. Resulullah, Kuranın uygulayıcısıdır ve Allahın vahyine uyar. Teravih namazına dair rivayetler, Kurandaki hükümlere ve Resulün misyonuna aykırı bir durumu yansıtmaktadır. Bu nedenle:
İbadetlerde yalnızca Kurandaki emirler dikkate alınmalıdır.
Çelişkili ve mezhepsel farklılıklarla dolu rivayetlere dayanarak hüküm vermek yerine, Kuranın rehberliği esas alınmalıdır.
Biz Kitapta hiçbir şeyi eksik bırakmadık. (Enam 38)
Bu ayet, İslamın temelini oluşturan Kuranın, kulluk için gereken tüm bilgileri içerdiğini göstermektedir. Kuran dışındaki uygulamaların yeniden gözden geçirilmesi, İslamın özüne dönüş için gereklidir.

Yorumlar

Başa Dön