Susuz Gözler, Kurak Yüzler

Dudakların kuruluğunu anlarım; susuz kalınca dudaklar kurur ve zamanla çatlamaya başlar. Buna kim ne diyebilir veya kim bir şey söyleyebilir? Terlemeyen alınları da anlamak mümkün; böyleleri de asla yorulmaya gelmez. Çünkü cılızdır bedenleri, güçsüzdür bünyeleri. Belki alınlar kirlenir, cer akıtmaz. Bununla beraber damlaların alıp dışarı attığı lekeler kalır nasiyelerde. Bir parça solgun yüzlere de bir şey diyemem. Bir hastalık falan uğramıştır kişiye ve süzülmüştür benzi Bunlar da hep olağan hâller, gördüğümüz durumlar

yazı resimYZ

Dudakların kuruluğunu anlarım; susuz kalınca dudaklar kurur ve zamanla çatlamaya başlar. Buna kim ne diyebilir veya kim bir şey söyleyebilir? Terlemeyen alınları da anlamak mümkün; böyleleri de asla yorulmaya gelmez. Çünkü cılızdır bedenleri, güçsüzdür bünyeleri. Belki alınlar kirlenir, cer akıtmaz. Bununla beraber damlaların alıp dışarı attığı lekeler kalır nasiyelerde. Bir parça solgun yüzlere de bir şey diyemem. Bir hastalık falan uğramıştır kişiye ve süzülmüştür benzi Bunlar da hep olağan hâller, gördüğümüz durumlar

Ama, fakat ve lakin göz yaşıyla ıslanmamış bir yüz çöller kadar kuraktır. Bu yüz yeşilliği olmayan bir gönlün habercisidir. İçi kurumuş bir insanın dışa dönmüş öz dünyasıdır bu kuraklık İşte bunu da sindiremem

Daima hak ve adalet için, aşkı için yüreği incir çekirdeğine dönmüş bir adam gördüyseniz bi zahmet gidin bakın, her ağlamasının öz ağacının bahar meyvesine durması ve sonra olgunlaşıp kirpikler arasından dökülmesi olduğunu bir çırpıda fark edeceksiniz.

Vallahi mübalâğa etmiyorum! Kurak gözerin, kurumuş yüzlerin sahipleri kadar duygusuz, merhametsiz, hissiz yabancı ikinci bir kitle yoktur şu dünyada. Damlasız iç otağları bu kuraklığı bütün dünyaya şamil görmeye kalkar. Bir iki damla göz yaşının anlattığını asla anlayamazlar. Oysa bu yürek yumuşaklılığının bir göstergesi. Yumuşaklık ise, yürek varlığının, onun yoğuruluşunun ve erdem ufuklarında şekillenişinin bir remzi. Bunu nasıl anlasın ki bitkin bir sine, buna nasıl yakınlaşsın mecalsiz, merhametsiz bir kalp. Kendi hafakanlar içinde, sahralarda ve kızgın kumlar ortasında sergerdan dolaşsın, başkaları yeşillikler ortasında çağlayanlar kenarında otağ kursun. Bu nasıl iş?

Aşıkların yüzleri yeşilliğin temsilcisi damlalara yol olsun. İç dünyasında ışısın. Nefesleri dua koksun. Yürekleri iyilikle çarpsın. O ise bunun bir damlasını bile bulamasın. Buna nasıl dayansın granit bir kalp, ölü ve sönük tuh

Lütfen onlardan gözyaşının kıymetini bilmesini, anlamasını beklemeyin. O bir damla ışığa hasret bekleyedursun başkaları aydınlığın şehrayininde rertare dolaşsın, turnalar gibi kanat açsın, hakikate ulaşsın. O bir kere göğe bakma cesareti gösteremesin, başkaları gök yüzüne çevirsin masum ve mahzun yüzlerini ve yağmur dilesin, ardından sağanaklar boşansın semadan; iksirler, bengisular aksın dursun kalplere, yüreklere. Ama onun bahçesine bir damla düşmesin, bu nasıl bir durum? Bütün bunlara tahammül edemez kurak yürekler ve onun yansıması susuz gözler, kurak yüzler, ölü ve ölgün sineler

İşte bu tiplere ağlayan bir çocuk gösterseler hiç oralı olmazlar. Çünkü çöl tasavvuruna göre çocuk çehresinde damlanın silueti bile olamaz. Hele hele bir de ağlayan bir çocuğun içine bahar türküsü iletmek ve öz yağmuruyla gözdeki keder damlalarını dindirmek isteği, onlar için içinden çıkılması zor bir mevzuya dönüşür ki buna dayanabileceklerini hiç sanmıyorum

Bu kurak yüzleri; ağlamasını unutmuş, yürekleri fersiz, duyguları nefessiz ölü sineleri hemen tanırsınız hayatta. Gözlerindeki kuraklıktan, yüzlerindeki çölleşmeden, lanet olası kahkahalarından, kum kuruluğu taşıyan sırıtışlarından, serap misali aldatan hareket ve davranışlarından hemen anlarsınız nasipsiz olduklarını.

Aman ha, bu tiplere bir damla göz karresi, bir damla hüzün bestesi, bir damla aşk iksiri göstermeyiniz. Hemen sizin de resminizi çizer, bu resmin darlığında sizi de hapsederler; sulu göz diye Bilin ki bu tiplerin hepsi ellerine geçmemiş bir nimetin kıskançlığını taşıyorlar Granite dönmüş, su akıtmayan, yumuşama bilmeyen kayadan katı yüreklerine esef ediyorlar da farkında değiller Siz onların isyanları sizedir sanmayasın boş yere Bu acayip hâllerinin gerisinde kaybettikleri ve hakka dönmedikçe hakikata uyanmadıkça asla bulamayacakları hazinenin bir yası ve matemi olacaktır. Başka bir şey değil

Bunu bilin ve göz yaşlarınızla dalga geçenlere artık hiç kızmayın; sadece bir gün aşık olmalarını, bir gün merhameti tatmalarını, hatta ıslah olmaları için dua edin

Selametle.

Başa Dön