SIFIRIN ALTINDA YALNIZLIK
Kuşlar saçlarından yakalamış
Çığlık çığlığa şehir
Sokaklarında geçmiş zaman kanları
Boyar durur usumu, umursamaz
Kırmızıya dönerken rengi gecenin
Kaybolmuş bir dilin sözcükleri asılır boynuma
Acılar bağdaş kurup da salladıkça kalbimi kucağında
Sesi karanlıkta ezilmiş harfleri alıp boynu vurulası laflar ederim
Ki sen o zaman yatağında çatlamış kalbinden sızan seslere teslim
Kendi intiharına koşarsın
“Aşk, avuçlarına bıraktığım bir mühürdü”
Anladıkça sen
Uzun boylu cümlelerin fiyakalı hecelerini içkinle karıştırıp
Trajik bir şiirde sabahlarsın
Gecelerce tüm hünerinle
Devrimden biçilmiş giysiler dikip
giydirmeye çalıştığında bir işçiye
gördüğün manzara karşısında
kitaplarını alır kucağına, düşünürsün
Aşktan ve kavgadan anlamadıklarını
aşktan ve kavgadan anladıklarımla toplamaya kalkarsın sonra
Mantıklarının kıvrımlarından beslenen materyalizminle çelişik
İlahileştirdiğin aklın da tutmaz elinden o zaman
Kalbin sıfırın altında yalnızlıkla buz tutmuşken
İçinin bir köşesinden diğer köşesine çılgınlar gibi koşarsın
Kendine sarılıp yüreğinin en ücra köşesine yığılıp kalırsın.
Nilay Akçay
(ŞEHİR DERGİSİ,SAYI 54 )
] ] ]