SESSİZCE
VEDA
- bölüm
Bir gün daha biterken, ben günden önce biteceğim.
Gecenin sunduklarına dokunmadan, emanet ettiğim gözyaşım, yine yastığımda bir sır gibi kalacak.
Sessiz çığlığıma inat, martılar canhıraş bir şekilde sesler savuracak.
Sen içimde büyürken, yine dalgalar kıyıya köpükler savuracak.
Ay ile güneş saklambaç oynayacak, bir uğur böceği konacak, gözlerimi kapayınca dudaklarım kımıldayacak, ben daha dileğimi s/açmadan ortaya, uğuru uçacak, böceği ile yarım kımıltılar tek başına k/alacak.
Ben yarınlara gözlerimi kaparken susmalarım artacak ve ben yine susacağım...
Sisli aynada gördüğüm yüz sırrını kaybedecek ama ben yine anlamayacağım.
O vakit ters düz edeceğim bütün sırları ve sonra sırlara karışacağım. Bilinmeyenin bilinene karşı mağlubiyetini göreceğim.
Yine beyaz bakacak, siyah kahkaha atacak.
Ümitler filizlenecek tomurcuk olup meyve verecek. Bir yürek uçmak isteyecek, kanatları çarpacak kafese, yaralanacak ve yanacak.
Bir karınca ağzında su taşıyacak, ateş s/aklanırken dumanı iz bırakacak ardında.
Su, yolunu bulurken yine bana sus gelecek ve ben yine susacağım... n.b
Sevgili Samed
"Şurama batan" diyor şair "şurama batan Özlem olmasaydı bıçak derdim"...
Yanımdayken,yakınımdayken özlediğim, yüreğimin tahtındaki sen...
Keşke o hiç geçmeyecek sızı,sancı en sivrisinden soğuk bir çelik parçası olup saplansaydı da son nefesim adın olsaydı, biter miydi her şey?
Serpil