Oğlum,
Bir marangoz gibi maharetli olsun ellerin
her türlü gönül kapısını yapabilen cinsten.
Çok yaşayanlardan değil tok yaşayanlardan ol.
Canımla kanımla besledim seni
Canla kanla besleyenlerden ol.
Kötülerin büyüsü bozulmuyor saat 24:00'ü vurunca
Arık cadılar süpürglerine binmiyor.
Bir masal tadında yaşanmıyor hayat.
Masalsız kalma ama
masallara kanma oğlum.
Sen, bir şairin oğlusun.
Mısraların emzirdiği,rediflerin gezdirdiği bir çocuksun.
Dolu başaklar yere,dolu yürekler yüreklere bakar oğlum.
Ve boş teneke çok ses çıkarır.
Ağaçlar meyveye durdukça eğer dallarını yere.
ŞAFAK atmasın hiçbir vakit
gönlünün bam telinde.
Oğlum,
sana bırakabileceğim ne oturaklı emlaklarım
ne de bir banka hesabım var.
Şiirlerimi bırakıyorum sana,
zira onlarla geçirdim ömrümün yarısını.
Oğlum,
rendelendikçe egon verimli insan oluyorsun demektir.
Ayaklarının dibinde biriken talaşlara inat
İlkel benliğini acıt,elinle kanat.
Oğlum,
Canımın karşımdaki silüeti
ne vakit düşse yüzüne kirpiklerinin gölgesi
yüreğim Voyvoda kazıklarına oturur.
Oğlum,
yapacaklarını sakın erteleme
Zaman doymaz,zaman obur.
Ve birgün bitecek yolculuğum.
Masamda yarım kalmış bir mum,
duvarımda resimlerin.
Bir topaç gibi dönmüyor Dünya
Kırbacı yok mevsimlerin.
Oğlum,
el uzatana dil uzatma.
İnsanların yüzüne vur gerçekleri
Gerçekler can yaksa da,
gıybet kadar acıtmaz.
Şiirlerime iyi bak oğlum ben gidince.
Ve sakın boynun bükülmesin.
Dedim ya, sen bir şairin oğlusun
Sakın gözyaşın dökülmesin. ] ] ]