Nebimiz Muhammedin Okuma Yazma Bildiğine Dair Kuran Temelli Bir Yaklaşım

Geleneksel İslami anlayışın birçok konuda olduğu gibi Nebimiz Muhammedin okuma yazma bilip bilmediği meselesinde de Kuranın merkezinden uzaklaşarak rivayet kültürüne dayandığı bir gerçektir. Bu makalede, Nebimiz Muhammedin okuma yazma bildiğine dair Kurandan deliller sunulacak, gelenekçi iddiaların mantıksal ve metinsel çelişkileri gözler önüne serilecektir. Gelenekçiler, Kuranda geçen ümmi kelimesini okuma yazma bilmeyen olarak yorumlamışlardır. Ancak Kuranın kendisinde bu kelimenin anlamı çok daha farklıdır.

yazı resimYZ

Geleneksel İslami anlayışın birçok konuda olduğu gibi Nebimiz Muhammedin okuma yazma bilip bilmediği meselesinde de Kuranın merkezinden uzaklaşarak rivayet kültürüne dayandığı bir gerçektir. Bu makalede, Nebimiz Muhammedin okuma yazma bildiğine dair Kurandan deliller sunulacak, gelenekçi iddiaların mantıksal ve metinsel çelişkileri gözler önüne serilecektir. Gelenekçiler, Kuranda geçen ümmi kelimesini okuma yazma bilmeyen olarak yorumlamışlardır. Ancak Kuranın kendisinde bu kelimenin anlamı çok daha farklıdır.
Ve kitap verilenlerle ümmilere de ki:(Âl-i İmrân, 3:20)
Bu ayette geçen ümmi kelimesi, ehli kitap olmayan yani Tevrat ve İncilden habersiz, vahyin ulaşmadığı bir toplumu ifade eder. Mekke müşrikleri, ehli kitap olmadıkları için Kuran onlara ümmi demiştir. Eğer bu kelimeyi okuma yazma bilmeyen olarak yorumlarsak, tüm Mekkelilerin okuma yazma bilmediğini iddia etmemiz gerekir. Oysa bu, tarihi gerçeklerle çelişir. Arap şiirinin zirve yaptığı, yazılı metinlerin Kâbe duvarlarına asıldığı bir dönemde okuma yazma bilenlerin bulunmaması imkânsızdır. Kuranda başka ayetlerde de ümmi kelimesi aynı bağlamda kullanılmıştır:
Onlardan bir kısmı ümmidir. Kitabı bilmezler; (bildikleri) bir sürü asılsız şeylerden başkası değildir ve yalnızca zannederler.(Bakara, 2:78)
Bu ayet, ümmi kelimesinin okuma yazma bilmeyen değil, vahiyden uzak, İncil ve Tevratı bilmeyen anlamında kullanıldığını açıkça ortaya koymaktadır.
Nebimiz Muhammedin Okuma Yazma Bilmesine Dair Deliller

  1. Ankebût Suresi 48. Ayeti ve Bağlamı
    Bundan önce sen hiç kitap okuyan değildin ve onu sağ elinle de yazmıyordun. Böyle olsaydı, batılda olanlar kuşkuya kapılırlardı.(Ankebût, 29:48)
    Bu ayet, Nebimiz Muhammedin Tevrat ve İncil gibi önceki vahiy kitaplarıyla ilgilenmediğini, onları yazmadığını ve tebliğ etmediğini ifade eder. Ayetin bağlamı, ehli kitap ve Mekke müşriklerinin Kurana karşı kuşkularını gidermek üzerine kuruludur. Nebimiz Muhammedin vahiy öncesi dönemde bu kitaplarla bir ilgisi olmadığını belirten bu ayet, onun okuma yazma bilmediği anlamına gelmez.
  2. Hudeybiye Antlaşması ve Kalem Suresi
    Geleneksel rivayetlere göre, Hudeybiye Antlaşması sırasında Nebimiz Muhammed, Allahın Elçisi ifadesini bizzat silmiş ve yerine kendi adını yazmıştır. Bu, onun okuma yazma bildiğine dair açık bir kanıttır. Ayrıca Kalem Suresinin ilk ayeti şöyle der:
    Nun, kaleme ve yazdıklarına andolsun.(Kalem, 68:1)
    Eğer Nebimiz Muhammed okuma yazma bilmiyorsa, burada kalem ve yazıdan bahsedilmesi ne anlama gelir? İlk inen vahiy olan Oku emri, zaten onun okuma yazma bilmesini teşvik eden bir mesajdır.
  3. Vahiy Katiplerinin Hatalarını Düzeltmesi
    Gelenekçi rivayetlere göre, Nebimiz Muhammed vahiy katiplerinin yaptığı hataları düzeltmiştir. Bu, onun yazılan metinleri okuduğunu ve hataları fark edebildiğini gösterir.
  4. Mekkenin Ticarî Hayatı
    Nebimiz Muhammed, gençliğinden itibaren ticaretle uğraşmış ve bu dönemde hesap yapmayı, yazılı anlaşmaları ve para kullanımını öğrenmiştir. Okuma yazma bilmeyen birinin bu tür bir ticari faaliyeti başarıyla sürdürmesi mantıksızdır.
  5. Bedir Savaşı Esirleri
    Bedir Savaşı sonrasında, esirlerin okuma yazma öğretmeleri karşılığında serbest bırakılacağı belirtilmiştir. Bu, okuma yazmanın o dönemde önemli bir bilgi olarak kabul edildiğini ve teşvik edildiğini gösterir. Eğer Nebimiz Muhammed okuma yazma bilmiyorsa, bu durumu 23 yıl boyunca sürdürmesi anlaşılmazdır.
    Gelenekçi rivayetler, Nebimiz Muhammedin okuma yazma bilmediği iddiasıyla çelişen birçok başka rivayeti de içermektedir. Örneğin, Hudeybiye Antlaşması ve yazılı emirlerin gönderilmesi gibi olaylar, bu çelişkilerin birer örneğidir. Kuran merkezli bir yaklaşım benimsendiğinde ise, Nebimiz Muhammedin okuma yazma bildiği net bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Kurana göre ümmi kelimesi, gelenekçilerin iddia ettiği gibi okuma yazma bilmeyen anlamında değil, Tevrat ve İncil gibi kitaplarla ilgisi olmayan, vahyin ulaşmadığı toplumları ifade eder. Nebimiz Muhammedin okuma yazma bilmediği iddiası, hem Kuranın ayetleriyle hem de tarihi ve mantıksal gerçeklerle çelişmektedir. İslamın hurafelerden arındırılması ve Kuran merkezli bir din anlayışının benimsenmesi, doğru bir inanç ve anlayış için zorunludur.
    (Bu Kur'an,) Ayetlerini, iyiden iyiye düşünsünler ve temiz akıl sahipleri öğüt alsınlar diye sana indirdiğimiz mübarek bir kitaptır.(Sad, 38:29)
Başa Dön