Yine aynı eski korkular
süzülüyor pencereden içeri..
Kimse yokken yerleşiyor eve,
saklanıyor..
Rüyasının en mutlu anında yakalıyor insanı,
Çevresini sarıp nefesini kesiyor..
Kabul edilemez
Akla mantığa sığmaz bir döngünün içinde,
Yaşamın en anlamsızlaştığı
Umudun en tükendiği o anda
içine doluveriyor..
Sorular beynini kemirirken
Cevaplar gizleniyor kitaplarının arasına..
Arıyorsun,
bulamayınca çıldırıyorsun.
Dışarıdaki hayat artık hiç ilgilendirmiyor seni.
Korkularının en büyüğü de bu zaten,
Seviyesiz ve gündelik
Kokuşmuş ilişkiler dünyası!
Bütün insanlık bilerken savaş baltalarını,
Senin yapabildiğin tek şey
Ölen çocukları,
ruhunu petrole satmış insanları görmek televizyonda
Ve küfretmek bu çirkin dünyanın
beceriksiz yaratıcısına!