Kurt İle Köpek (La Fontaine Masallarından Şiirleştirdiklerimden)

yazı resimYZ

Kurt yerleşmiş ormana,
Yaşarmış tek başına.
Uzun süre aç kalmış,
Tek lokma bulamamış.
Koyunlar havalide,
Otluyormuş çevrede.
Semiz, iri köpekler
Sürüleri beklerler.
Avlanmak arzusuyla,
Ormandan çıkmış yola.
Tam çukura gizlenmiş,
Bir köpek çıkagelmiş.
Azman, gürbüz, kocaman...
Kurt cılız, köpek şişman
Köpeğin iriliğine,
İmrenmiş semizliğine.
Demiş: — Kardeş maşallah,
Et vermiş sana Allah!
Kocamansın, pek iri
Adalelisin diri.
Neler yer, ne içersin
Ne tavsiye edersin;
Benzemek için sana,
Bir öğüt versen bana?

Köpek demiş: — Azizim,
Vardır benim sahibim.
Her gün bize yedirir,
Sürü ile gönderir.
Karşılığı hizmetin,
İnsana itaatin,
Taze ekmek ve etten,
İri iri kemikten,
Her gün ziyafetim var,
Yerim doyana kadar.
Benle gelsen çiftliğe,
Elveda sefilliğe...

Kurt demiş ki: — Arkadaş,
Doğru dersin de yoldaş,
Senle gelirsem şayet,
İsterler mi bir diyet?

Köpek demiş: — Tasa yok.
İyi dinle, bana bak.
Ara sıra havlarsın,
Kuyruğunu sallarsın.
Onlara yaltaklanıp,
Sürüleri kollayıp,
Kuzu, tavuk etinden
Canının çektiğinden,
Yersin doyana kadar.
Haydi artık ver karar...

Kurdun ağzı sulanmış,
Gitmeye razı olmuş.
Adım adım giderken,
Hayretle sormuş birden:
Anlattığın harika!
Kardeş, dur bir dakika.
A a!.. Şu boynun senin,
Nedir bu tüysüz yerin?
Bir tasma izi sanki,
Öyle değil benimki...

Köpek demiş ki: — Gerçek.
Sabahtan akşama dek,
Bazen bağlı dururuz,
Kapıları koruruz.
Bir de tasma takarlar,
zincirlerle bağlarlar...

Kurt, cevaba şaşırmış.
Köpeğe tekrar sormuş:
— Siz hür değil misiniz?
Bağlanır mı hepiniz?
Ben vazgeçtim çiftlikten,
Etlerden ve kemikten.
Esaret ve kölelik,
Ben yapamam köpeklik.
Her şeyden önemlidir
Hürriyet, bağımsızlık.
Çiftliğe gitmiyorum,
Ben vazgeçtim babalık...

Ahmet KARAASLAN

Başa Dön