Kuran'ın Anlaşılabilirliği ve Beyyine Kavramı Üzerine Bir İnceleme

Kuran, Allah tarafından insanlara gönderilmiş bir rehberdir. Bu rehber, insanların karanlıklardan aydınlığa çıkması, hakikati bulması ve huzurlu bir yaşam sürmesi için gerekli olan ilahi mesajları içermektedir. Ancak bazı çevreler, Kuranın anlaşılması zor bir kitap olduğunu, ayetlerinin kapalı ve karmaşık olduğunu iddia etmektedir. Bu makalede, Kuranın anlaşılabilirliği, muhkem ve müteşabih ayetler, beyyine kavramı ve Kuranın yeterliliği konularını ele alacağız.

yazı resimYZ

Kuran, Allah tarafından insanlara gönderilmiş bir rehberdir. Bu rehber, insanların karanlıklardan aydınlığa çıkması, hakikati bulması ve huzurlu bir yaşam sürmesi için gerekli olan ilahi mesajları içermektedir. Ancak bazı çevreler, Kuranın anlaşılması zor bir kitap olduğunu, ayetlerinin kapalı ve karmaşık olduğunu iddia etmektedir. Bu makalede, Kuranın anlaşılabilirliği, muhkem ve müteşabih ayetler, beyyine kavramı ve Kuranın yeterliliği konularını ele alacağız.
Kuran, Allahın açık delil (beyyine) olarak nitelendirdiği bir kitaptır. Enfal Suresinin 42. ayetinde şöyle buyrulmaktadır:
> Böylece, helak olacak kişi apaçık bir delilden (beyyine) sonra helak olsun, diri kalacak kişi apaçık bir delilden (beyyine) sonra hayatta kalsın.
Bu ayette geçen beyyine kelimesi, açık delil anlamına gelir. Kuran, insanlara doğruyu ve yanlışı göstermek için apaçık bir rehber olarak indirilmiştir. Kuranın mesajı her yaştan ve kültürden insan tarafından anlaşılabilecek bir sadeliktedir.
Kuranda ayetler, muhkem (açık ve anlaşılır) ve müteşabih (benzetmeli, yoruma açık) olmak üzere ikiye ayrılmıştır. Ali İmran Suresinin 7. ayetinde bu durum şöyle açıklanır:
> Sana Kitabı indiren Odur. Onun bir kısmı muhkem ayetlerdir ki bunlar Kitabın anasıdır. Diğerleri ise müteşabihtir...
Muhkem ayetler, Kuranın temelini oluşturur. Bu ayetler, herkesin kolaylıkla anlayabileceği bir açıklık ve netliktedir. Allah, Hud Suresinin 1. ayetinde şöyle buyurur:
> Elif, Lam, Ra. (Bu,) ayetleri muhkem kılınmış, sonra hüküm ve hikmet sahibi ve her şeyden haberdar olan (Allah) tarafından birer birer (bölüm bölüm) açıklanmış (fussilet) bir Kitaptır.
Müteşabih ayetler ise daha derin anlamlar içeren ve yoruma açık olan ayetlerdir. Bu ayetlerin anlaşılması, bilgi ve hikmet sahibi kişilere bırakılmıştır. Ancak bu, müteşabih ayetlerin anlaşılmaz olduğu anlamına gelmez. Allah, müteşabih ayetlerin üzerinde düşünülmesini istemektedir.
Bazı çevreler, Kuranın açıklanmaya muhtaç olduğunu öne sürerek Nahl Suresinin 44 ve 64. ayetlerini delil olarak göstermektedir. Ancak bu ayetlerde geçen litubeyyine ifadesi, açık bir şekilde beyan etme anlamına gelir. Ali İmran Suresinin 187. ayetinde bu ifade şöyle kullanılmıştır:
> Allah, kendilerine kitap verilenlerden şu yolda söz almıştı: Onu insanlara mutlaka açık-seçik bildireceksiniz, onu saklamayacaksınız. Ama onlar Kitapı sırtlarının gerisine attılar...
Bu ifadeler, Allahın gönderdiği kitabın açıkça insanlara duyurulması gerektiğini vurgulamaktadır. Bu nedenle Kuran, kendi kendine yeterli ve açıklanmış bir kitaptır.
Allah, Kuranın kolaylaştırılmış bir kitap olduğunu defalarca vurgulamıştır:
> Andolsun ki, bu Kuranı öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. Düşünen yok mu? (Kamer Suresi, 17)
Kuranın anlaşılması için gerekenler şunlardır:

  1. Anladığınız Dilde Okuyun: Kuranı anlamak için kendi dilinizde okumanız önemlidir. Kendi dilinizde anlamaya çalışmak, Kuranın mesajını daha derinlemesine kavramanızı sağlar.
  2. Düşünerek ve Yavaşça Okuyun: Kuran, üzerinde düşünülmesi gereken bir kitaptır. Ağır ağır ve anlamaya çalışarak okunduğunda, mesajları daha net bir şekilde ortaya çıkar.
  3. Acele Etmeyin: Kuran, acele edilmeden, sabırla ve dua ederek okunmalıdır.
  4. Kuranı Yeterli Görün: Kuranın eksiksiz ve yeterli bir rehber olduğunu akıldan çıkarmamak gerekir. Kuranın açıkça ifade ettiği gibi, her konuya açıklık getirilmiştir.
    Allah, Kıyamet Suresinin 19. ayetinde şöyle buyurur:
    > Sonra muhakkak onu (Kuranı) açıklamak bize ait bir iştir.
    Kuran, Allah tarafından insanlara açık bir rehber olarak gönderilmiştir. Onu anlamak için kendi dilimizde okumak, üzerinde düşünmek ve onun mesajlarını hayatımıza uygulamak gerekir. Muhkem ayetler anlaşılır bir şekilde ortaya konulmuş, müteşabih ayetler ise hikmet ve derinlik arayanlar için bir düşünce alanı sunmuştur.
    Allahın buyurduğu gibi, Kuran akıl sahiplerine hitap eder:
    > Biz, aklını kullanan bir topluluk için ayetleri detaylıca açıkladık. (Rum Suresi, 28)
    Kuranı anlamak isteyenler, onun yeterliliğine inanmalı, kendi ön yargılarından arınmalı ve Allahın rehberliğine tam bir teslimiyetle yaklaşmalıdır. Unutulmamalıdır ki eksiklik Kuranda değil, anlayışımızdadır.
Başa Dön