Kayıp Kalem

verdiğim savaştan bile habersiz, bir savaşın içindeydim aslında. yendiğini sanarken, hep yenilen tarafta olan.

yazı resimYZ

çok kalem uzattılar bana. kabul etmedim. bakmadım bile verdikleri kalemlere... benim değildi uzatılan kalemler, görmüyor, ama biliyordum benim olmadıklarını. bir insan başkasının hayalleriyle yaşayabilir mi zannediyorsun... başkasının kalemiyle yazabilir mi..
çocukken dinlediğim (ama okumadığım, sadece dinlediğim) masalları andırıyordu bu kalem mevzusu. kalemini gece yarısı düşlerinde kaybetmiş biriydim bu masalların birinde... kalem kaybolur, düş kabusa çalar... ellerim acır, gözlerim kanardı. dost sandığım yüzler, meğer soluk birer maskeymiş, hepsi üstüme gelir... kalemi mi kim bana verecekti...
kalemimi kendim aramadım mı sanki günlerce, gecelerce.. bakmadığım bir yer kaldı mı zannediyorsun. masallarda kaybolan kılıçlar gibi, o da kaybolmuştu. şeytan mı aldı bilinmez, getiren çıkmadı daha... beklemeli mi, peşinden mi koşmalı. yoksa ikisi de aynı yolun yolcusu mu... son durak nerde... inmek istiyorum, yordu bu yolculuk.
umutlarımı mı alsam attığım çöp kutusundan... umutlar kötü değil miydi...
verdiğim savaştan bile habersiz, bir savaşın içindeydim aslında. yendiğini sanarken, hep yenilen tarafta olan. bu savaşların birinde düşmüş olsa gerek kalemim. katili hatırlamıyorum. yeni bir kalem istemiyorum...

Başa Dön