Ka...
Sustuğumuz günleri düşün
Hüzünle inen yağmurları
Martıların vapur kenarlarında simit savaşını
Bir kitabı okuduğunu çabucak...
Siyahın rengini düşün
Geceyi
Yıldızları
Ve sensiz kalmış sana yanan sokakları...
Sessizliğimizi düşün
İnat yapıp bıraktığın hayalleri
Karaladığın çizgili defterleri
Adını anarken hep Ka deyişini...
Yağdığımız sokakları düşün
Düşüşümüzü, çarçabuk tane tane
Bir kestanecinin sobası üstünde eridiğimizi
Ve İstiklal’e bakan pencere kenarlarını...
Kaçışlarımızı düşün
Çocukça, saf, afacan
Her yakalanacağımızı anladığımızda
Annem arkada biz önde hızlı hızlı...
Öpüştüğümüz ilk günü düşün
Nasıl deli gibi nefeslerimizin çarpıştığını
İçimizdeki çocuk ruhların çırpındığını
Divane, aşık, durmadan...
Öldüğümüzü düşün
Tarihin akışı içinde kaybolmuş sayfalardan fırlayan
Bir tiyatro oyunu, şehrin çıplak yüzünde
Sen Julyet ben Romeo...
Gökay Birkan SUCAKLI
*Orhan PAMUK’un " Kar " isimli romanındaki " Ka " karekteri için yazılmıştır...