İslam, yaklaşık 1,5 milyar insanın inandığı, temeli Kurana dayanan evrensel bir dindir. Ancak, bugün İslam dünyasına baktığımızda, inanç ve uygulama bakımından büyük farklılıklar ve bölünmeler olduğu açıktır. Bu durum, hem ülkeler arasında hem de aynı ülke içindeki bölgeler arasında görülebilir.
İslamda Bölünmenin Sebepleri
- Kültür, Gelenek ve Âdetlerin İslam Zannedilmesi
Her toplumun kendi kültürü, gelenekleri ve âdetleri vardır. Ancak birçok Müslüman, bu kültürel öğeleri dinin bir parçası olarak kabul etmektedir. Türk, Arap, Fars gibi farklı kültürlerin etkisi, İslamın saf halini gölgelemektedir. Halbuki İslam, herhangi bir kültürün değil, Allahın kitabı Kuranın öğretilerine dayanır.
> Hep birlikte Allah'ın ipine sarılın ve ayrılığa düşmeyin. (Âl-i İmrân Suresi, 103) - Hadisler ve Mezheplerin Din Haline Gelmesi
Hadisler, insanlar tarafından derlenmiş ve zamanla çelişkiler, eklemeler ve kültürel etkilerle bozulmuşlardır. Bu durum, mezhep farklılıklarını derinleştirmiş ve ayrılıklara yol açmıştır. - Gelenekçi Âlimler ve Şeyhlere Bağlılık
Birçok Müslüman, gelenekçi âlimleri ve şeyhleri mutlak doğru kabul etmekte, onların sözlerini Kuranın önüne geçirmektedir. Oysa ki Kuran, yalnızca Allahın kelamıdır ve tüm doğruların kaynağıdır. - Kuranın Anadilde Okunmaması ve Anlaşılmaması
İslam dünyasında, Kuranın sadece Arapça okunması gerektiği gibi bir anlayış hâkimdir. Bu durum, Kuranın mesajının çoğu Müslüman tarafından anlaşılmasını engellemektedir.
> Hayır; dediler ki: 'Gerçekten atalarımızı bir ümmet üzerinde bulduk ve doğrusu biz onların izleri (eserleri) üstünde doğru olana (hidayete) yönelmiş (kimse)leriz.' (Zuhruf Suresi, 22) - Tasavvuf ve Diğer Öğretilerin İslam Zannedilmesi
Tasavvuf gibi öğretiler, İslamı ruhban sınıflarına bölmüş ve Kur'an'a aykırı hadisleri benimseyip kendi büyüklerini de putlaştırmışlardır. Hâlbuki bunlar Kuranın yerine geçemez. İslam, tek bir kaynağa dayanır: Kuran.
> Ve elçi dedi ki: 'Rabbim gerçekten benim kavmim, bu Kur'an'ı terk edilmiş (bir kitap) olarak bıraktılar.' (Furkân Suresi, 30)
Bölünmenin ve farklılıkların çözümü, Kuranı tek kaynak kabul etmektir. Allahın kitabı, insanların kurtuluşu ve doğru yolu bulması için yeterlidir. Kültür, hadis, mezhep ya da gelenek, Kuranın önüne geçirilmemelidir. - Kuranın Anadilde Okunması ve Anlaşılması
Kuran, insanlara doğru yolu göstermek için indirilmiştir. Bu nedenle, her Müslüman, Kuranı kendi anadilinde okumalı ve anlamalıdır.
> Hep birlikte Allah'ın ipine sarılın ve ayrılığa düşmeyin. (Âl-i İmrân Suresi, 103) - Kuranı Yaşamak
İslam, ibadetlerin ötesinde bir yaşam biçimidir. Kuranın emir ve tavsiyeleri, günlük hayatta uygulanmalıdır. İnsanlar, Kurandaki adalet, dürüstlük, merhamet gibi değerleri benimsemelidir. - Tek Kaynak: Kuran
İslamın tek kaynağı Kurandır. Herhangi bir grup, öğreti ya da şahsiyet, Allahın kitabının yerine geçemez.
> Allah size Kitabı detaylandırılmış bir şekilde indirdi. (Enam Suresi, 114)
İslam dünyasında var olan farklılıklar ve bölünmelerin temel nedeni, Kuranın terk edilmesidir. Bu farklılıkların giderilmesi ve gerçek İslamın yaşanabilmesi için, Kuranın yeniden tek kaynak olarak kabul edilmesi gerekmektedir. Müslümanlar, kültürlerini, geleneklerini ve diğer öğretileri dinin önüne koymaktan vazgeçmeli ve yalnızca Allahın ipine sarılmalıdır.
> Hep birlikte Allah'ın ipine sarılın ve ayrılığa düşmeyin. (Âl-i İmrân Suresi, 103)
Ve elçi dedi ki: 'Rabbim gerçekten benim kavmim, bu Kur'an'ı terk edilmiş (bir kitap) olarak bıraktılar.' (Furkân Suresi, 30)