sen aldanmayı masumiyet suyuyla yıkayan
elleri toprak ve yangın kokan
dayanılmaz cazibenin hürriyeti
aşina güzelliklerin düşmanı
aşkın sonsuzluğuyla dünya ile paydaş
ruhun alacakaranlığında tebessümlü görüntü
senin için beyimdeki tüm kuyuları eştim
unuttuğum Yusuflar haykırdı adını
suretin o şeytani tuzaklarda buldu beni
o kuyularda bendim adın haykırılınca
sen gökyüzü parlaklığında bana uzak
ama görebildiğim kadar var olan
gözlerimle dokunabildiğim kadar yakın
duyamadığım kadar yoksun
yaşadığım kadar ölümsüz