Gecenin sonsuzluğuna sesleniyorum, ben
Karanlığın sonsuzluğundan
Ben gecenin sonsuzluğundan sesleniyorum
Gelirsen benim evime ey sevgilim bir lamba getir bana
Ve küçücük bir pencere
Seyredeyim oradan kalabalığın mutlu sokağını
Füruğ
Onunla ilgili yeterince bilgiyi bulup buraya aktarabilirdim. Ama ben kısa başlıklarla onu tanımayanlara tanıtıp, kapıyı aralamak istiyorum. Onunla ilgili ”şiirin cinsiyeti var mı?” başlıklı Nevzat Tekin’e ait yazı mail adresime geldiğinde çok heyecanlanmıştım. Bu zamana kadar tanımama şanssızlığına eriştiğim Füruğ Ferruhzad’ı karşımda bulmak beni heyecanlandırmıştı.
Onunla ilgili bilgilere erişmek istediğinizde şunlar karşınıza ilk çıkanlar olacak. İranlı şair, yazar,yönetmen,oyuncu, ressam.Ve aldığı ödüller.
İlk kitabının on altı yaşında yayınlanmış olması belki hayatındaki kısa yolculuğa erken başlamasının bir sebebi olabilir mi, acaba.
Füruğ Ferruhzad , 5 Ocak 1935 tarihinde Tahran’da doğup, 13 Şubat 1967 ‘de bir trafik kazasında hayatını kaybeder.33 yıllık yaşamına bir sürü başarı sığdırır.On altı yaşında İran’ın tanınan simalarından biriyle evlenir.Bir oğlu olur.Oğlunun doğumundan bir sene sonra oğlunu bir daha görememe ihtimaline rağmen eşinden boşanır.Beni en çok etkileyen bu kararına karşın bir film çekimi için gittiği Tebriz Cüzamlılar Evi’nde tanıdığı küçük Hüseyin’i evlat edinir.
Yirmi iki yaşında tanıştığı bir yazar ve yönetmen ile tanışır ve bu alanda çalışmaya başlar. Senaristlik, oyunculuk, yönetmenlik yardımcılığı, kameramanlık yaptığı işlerden bir kaçıdır.1962 ve 1964 yıllarında film festivallerinde ödül alır.
“Dünya Sevmek İçin Çok Küçük” adlı kitapta anıları, mektupları ve söyleşileri ülkemizde yayınlanır.
Duvar, Tutsak, İsyan, Yeniden Doğuş yayınlanan kitapları. Ve “ İnanalım Soğuk Mevsimin Başlangıcına" adlı kitabı yayınlanmadan Füruğ hayata veda eder.
“Bahçeye dikeceğim ellerimi
Çiçekleneceğim, biliyorum, biliyorum, biliyorum
Ve bembeyaz yumurtalarını bırakacak kırlangıçlar
Avuçlarımın mürekkep lekeli çukurlarına"
“bir lamba getir bana” dediği şiirindeki gibi mezarının yanı başında bir lambanın asılı olduğu ve yukarıdaki dizelerinde mezar taşında olduğu onunla ilgili okuduğumuz bilgiler arasında. O geniş yüreğine bu dünyayı sığdırabilmiş ama kendisi dünyaya sığamamıştı.
Ve o eşsiz anlatımıyla 20. yüzyılın vazgeçilmez kadın şairlerinden olmuştur.
“Kalbimi bir meyve gibi yetiştirip ağaçların bütün dallarına asmak istiyorum.”
Der, mektubunun bir tanesinde Füruğ. Ve kardeşine yazdığı mektuplardan sonuncusu olan bu mektupta ölüme merhaba demiştir, bile şair.
"Furuğun kardeşi Feri,ye yazdığı son mektup -
tarihsiz- tahran
Bilmiyorsun ne denli kederliyim, ne denli canım
sıkılıyor...
Siz gelinceye dek boğulacağım sanki-Ne yararı var? Tüm
bu işlerin yararı ne?
Şimdiye kadar senin başarın ve orda olman ve
hayatının iyi gidişatı ile kendimi avutuyordum, şimdi
dönmek niyetindesin ve tüm nasihatlerim boşa
gitti... Yazık! Burada sen öyle insanların arasında
yaşayacaksın ki, benim tüm hayatımı mahv
ettiler. Bunların hepisi bir hiç, hiç... Hiç.
Bu senin resmini dergilerinde basanlar, yarın sadece
seni çekiştirecekler, sadece ardından
konuşacaklar, kötüleyecekler seni...
Bilmiyorum nedenli dayanabileceksin bu duruma?
Ben bunların arasında yaşadım,bunların arasında"
öldüm" ve nihayet kendimi buldum....ama sen?... Bende
senin gibi sokağımızın tozuna, toprağına "emiriyye"
caddesinin dilencilerine, güvercinlerine, köpeklerine
ve ayçiçeklerine aşığım, ama tüm bunları kime anlatmak
niyetindesin?
Sen naif ve saf duygularınla yaşıyorsun ve burada
seni tiye alarak hayatlarını sürdürenler olacak.
Ben böyle şeylere alışkınım ve bu "sihirbaz"ları iyi
tanıyorum. Sen,de gel ve yakından tanı onları ,seni ve
aynayı bekliyorum.ailemizde ilk ölen insan ben
olacağım,sonra sıra sende,bunu biliyorum...*"
Furuğ
Füruğ'dan bir şiir….
Yeniden Merhaba Diyeceğim Güneşe
Yeniden merhaba diyeceğim güneşe
Gövdemde akan nehirlere
Bulutlar gibi uzayıp giden düşünceme
Benimle birlikte kuru mevsimlerden gecen
Bahçemdeki ağaçların hüzünlü büyümesine
Gecenin kokusunu hediye eden kargalara
Yaşlılık biçimim olan ve aynada yaşayan anneme
Tekrarlanan şehvetimle döllenen yeryüzüne
Yeniden merhaba diyeceğim
Geliyorum, geliyorum, geliyorum,
Saçlarımla: Yeraltı kokularının devamı
Gözlerimle: Karanlık tecrübesiyle
Duvarların ötesinden kopardım dallarımla,
Geliyorum, geliyorum, geliyorum,
Ve aşkla dolu avluda bekleyen kıza
Yeniden merhaba diyeceğim.
Furuğ Ferruhzad
ÇEVİREN: Cavit Mukaddes
-----------------------------------------------------------------------------------------
Kaynak:ferruhzad.sitemynet.com