İhbar

kendimi ihbar ediyorum...

yazı resim

Seni doğuran sancıların ardından
hala sızlayan çocukluğumu
ve adını
ve gözlerini
ve yapay dokunuşlarını,
dönüşümde kargalar toplamış olsun diye
kaldırımlara dize dize yürüyorum

hastalığın hastalıkla tedavi seanslarındayım şimdi
ve kayıp yollar türetiyorum
kaybolduğum yollardan...

Peşim sıra gelen yoklukların yokladığı
kavruk yalnızlıklar
ve
kurumuş yıldız sağanağına tutuluyorum

yüzlerce kez
ismini yazıp yaktığım k-ağıtların dumanına
ecinniler gibi usulca sokuluyor
bir sessiz ozan
ve
bedenindeki yanıkların izlerini izliyor
yan (a) yana dizilen dünyanın en güzel harfleri arasında
ve yalnızlığın ayağındaki
mor iskarpin tokası gibi
parlayan gözlerini ovuyor şaşkın ve ürkek
ben ise hep yalın ayak istedim yalnızlığı
-'yürüyorum yalın ayak ve ayaklarım yanarak'-
bir de Nâzım'a nazım geçer diye
önümde tek sıraya dizdiğim dizeleri
şimdi kurşuna diziyorum...

Yedi canlı bir robotu
vuruyorum yedi yerinden,
büyüyorum bedeninde
düşlerim kadar gerçek, gidişlerim kadar zor
ve sen kadar acımasız...

çocukken hep kısa kestirilen saçlarımda
hayatı uzatıyorum şimdi
sana hayatı uzatıyorum
ve isimsizliğimi.
sana verecek bir adım olsaydı keşke
ama yok,
ne sonra,
ne de şimdi...

uzun bir ismim olsun isterdim her zaman
Federico Garcia Lorca
ya da sen gibi
oysa;
çocukluğumdan geriye kalan
sadece adımın kıslatılmışı...
gerisi ise hiç...

şimdi adımı uzatıyorum
şimdi hayatı uzatıyorum,
sana hayatı uzatıyorum
tutukla ömrümü
kendimi ihbar ediyorum...

Yorumlar

Başa Dön