Ne kadar dilsiz kalmışım,
oysa bağırılacak o kadar siyah renk vardı ki geçen günlerde.
Sözüm ona okey dönüyorum,
salaş bir kahvesinde istanbul'un gibi;
el bitiyor ve karıştırılan yeni umutların sesi
tek umuda kalmışım tek tek tek.
Bir el bir defa oynanıyor süre bilemedin yetmiş yıl,
Yani bu giden bir trene bakıp yetişmeye benziyor.
Giden kırklık periyoda bakıyorum,
bir şilt vermek geçiyor içimden ya
eller bitiyor...taş çalsalarda.
Böyle işte ..uyu babam uyu.
Kızın birinin çöpleri değiyor boğaza,
iyi de utanmıyor veselam.
İyi ki tanışmamışım onunla diyorum,
iyi ki evlenmemişim.
Fantazime bak...gülüyorum durduk yere.
Garip bir şiir
Yaşamda ki umutların gerçekleşebilirlikleri bir oyunda ki şanslara benziyor gibi...