1. BÖLÜM
Gece her zamankinden daha soğuk gibiydi sanki. Gözyaşları sıkıntılı zamanlarında her zaman akan damlalar değil, adeta gözyaşı bezlerinden acıyla çıkartılan birer cam parçası gibiydi. Başucundaki kitabının arasındaki ayraç ise uzun zamandır sayfa değiştirmemişti. O da tıpkı birkaç gündür Handan gibi hayatını durgun bir şekilde yaşıyordu. Evet… Handan’ın şu yanı başındaki kitabının arasındaki ayraçtan bir farkı kalmamıştı.
Gece her zamankinden çok daha soğuktu; çünkü kocası yanında yatmıyordu. Gözyaşları gözlerinden her çıkışında Handan’a acı veriyordu; çünkü suçu biraz da kendisinde hissediyordu, ama bundan emin olamazdı. Kendini suçlamamalıydı.
Son bir kez çekmecenin üzerinde duran siyah çerçeveli gelin-damat fotoğrafına baktı. Gelinin elinde kırmızı gül demeti vardı. Damadın elinde ise çok farklı bir şey… Daima hayatında arzuladığı o sıcaklık, samimiyet, sevgi ve aşk vardı. Gelinin eliydi elindeki… Gözlerinden ise masum bir mutluluk ışığı saçılıyordu. Handan’ın uyumadan önce son dikkat ettiği şey bu ışıltıydı… Rüyalarına dalmadan önce onun ışıltısına, hayat sevgisine ne kadar bağlı olduğunu fark etti