Dünya kuyruğumuzda asılı teneke kadardı.
Biz çocuk çemberince dönendik.
İşini bilen memur edasıyla kurulduk kurtlar sofrasına.
Bugün git gelene, yarın gel gidene.
Günler söndü susuz tenimizde, akşamlar soğuk, aç…
Geceler yandı uykularımızda, döndü ışıksız sabahlara.
Dön ha dön, gel bre gel.
Dön ha dön, gel bre gel, habire.
] ]