insan ;
Nasıl bir varlık biliyormusun?
Bildiği şeylerin tuzağına düşer
Yaşamın içinde çelişkiler,
Tutkuların kölesi olur
Prensiplerini yıkar
Birde sigara içer benim gibi,
Sağlığa zararlı olduğu halde
Amaç ve mazeret hazırdır,
Bende keyf alıyorum, Kendimce
Sonra sigaranın ne kadar zararlı olduğunu anlatırız;
Benim özrüm de aşağı yukarı aynıdır.
İçiyorum ,istiyorum
Aşk gibi birşey,
Aşkın, yaşanmasını isteriz
İçine düştük mü yanarız
Çıkmak istedikçe batarız
Kurtulduğumuzda ,
Ne kadar güzel olduğunu anlatırız.
Sanki az önce şikayet etmeyen
Ben değilmişim gibi ,
Ve dostlarımız olur
En sadakatlisinden
En vefalısına kadar
Onları tanırız , ayrılırız
Ayrılma noktamız
Bir hiç..
Acaba özlediğim vefasızlık mı
Değmeyen bir hiç
Neden ,
Nedeni yok,basit bir cevap
Canımız öyle istemişti
Bir hiç noktasında ayrılınıyorsa
O dostluk dostluk mudur?
Diyeceksiniz tabi ki haklı olarak,
Bence kelimelere gerçek anlamını vermeliyiz
Oysa onu kurmak için ne kadar emek sarfettiğim aklıma bile
gelmemişti,, aslında zavallıyım...
dünya benim oyuncağım
Birgünde kırılacak bindiğim salıncağım.
Fark edinceye kadar neler düşünmüştüm
Zavallı küçük beynimde o kadar boş şeylerle avunuyorum ki
gerçeklerin 10 /9 zu bilinmeyen denklemlerle doluymuş
sonra yaşlanıyormuşum..
Haberim yok
bastonda kullanıyorum
Amaçsızca ayaklarımı heder etmişim..
Ya gözlerim!
gözlerim eskiden çok uzak mesafeyi görüyordu
O kadar boş gözlerle bakmışım ki
retinam bile bozulmuş..
Nasıl da gözümün kıymetini bilememişim..
Ahh Ahhh ya belim..
Eskisi gibi tutmuyor..
Çok ama çok gerekesiz yüklerin altına girmişim..
şimdi,
pencerenin kenarında oturuyorum..
Sokaktan geçen cenaze arabalarına bakıp ,
sıra bana ne zaman geleceğini düşünürken,
Torunum geliyor
Yanıbaşıma oturuyor
Acıklı gözlerle bakıyor.
Anlıyorum ve sessizliği bozuyorum..
Hey.. torunum!
sen sen ol sakın, boş gözlerle bakma dünyaya
sonra benim gibi gezemezsin yaya
Aklını iyi kullan ki hükmet dünyaya
Ayaklarını koşturma boş şeylerin peşinde
Gerek duymayasın baston kullanmaya
Beline dikkat et ağır yük taşımamaya
Gözlerin iyi baksın yalan dünyaya
Bir gerçek için yaşa dalma rüyaya
Dilin tatlı söylesin alışmasın acıya
Sözünü tut uymayasın yalancıya
Kulak verme boş sözleri duymaya
Üstüne vazife değilse burun sokmamaya
Huzurlu gününü bozmamaya
Dikkat et, ağzından çıkanları duymaya
Özen göster,senin esirinken sözlerin
Sonra esiri olursun söylediklerinin
Bir gün hepimizin göç edeçeği dünya var
Orada verilecek küçük ,büyük hesaplar
Adil ol dürüst ol dünya gelmez sana dar,
Sıkıntılı bir dünyada yaşayabilirsin
Üç gün aç beşgün soğukta yatabilirsin
Bunlar sana bir şeyler öğretir unutma
Adamlık sözlerin davranışlarına yansımasıdır,
Aynalar ise sahte yüzlerin gözlere vurmasıdır
Birgün anlarsın ya torunum sözleri mi
Tut ki bin nasihat bir musibetle geçmesin ömrün
Yazık olmasın sermayesiz yakalarsa seni ölüm.
Bir kapı kapanır birde karanlıklara açılır
Yeni bir hayatın zor mu zor başlangıdır.
Azık, gıda, beslenme ,hazırlık amellerindir
Seni kurtaracak tek şey, Allah için verdiklerindir..
] ]