İstikrarlı, huzur, güven ve adaletli ülkemin güzide insanları! Bugüne kadar çocuklarınız için sizin gözden kaçırdığınız, ama sizin adınıza gözden kaçırmayan bir iktidar ve bir bakanlık var. Çocuklarınız büyük tehlike içindeler... Aman ha, dikkatli olun, o pamuk gibi ak, süt gibi ak, su gibi berrAk çocuklarınız şu alçak, sinsi, gözü dönmüş öğretmen denen korkunç yaratıkların elinde telef olup gidecekler. Şimdiye kadar yitirilen evlatlarınız gibi...
Bakanlık bir dizi önlem aldı ve almaya da devan ediyor; yardakçıları, yalakaları ve onların sırtından geçimlerini sağlayan asalakları tarafından. Bakın nasıl; proje üreterek, hedef tespitleri yaparak... Bunlar neler:
Öğretmen (eğer), yağmur, çamur, güneş, kar, olmazsa 180 gün okula gidiyor. Tabii bunun iki günü boş gün oluyor, 108 gün kalıyor, ikili eğitimden dolayı, her öğretmenin yarım günü boş, geriye kalıyor 54 gün, derslerin arasında boş saatler var bunları da çıkarırsak yaklaşık bir ay okula gidiyor bu öğretmen denen asalak. Be hey devlet düşmanları, bir aylık süre için emekliliği gelmiş bir öğretmene 3100 lira gibi yüksek bir rakam vererek, devleti zarara uğratmaya ne hakkınız var. Bunun mutlaka hesabı sorulmalı...
Bu malların önü alınmıyor ve her yerde çatlak sesler çıkarıyorlar. Üstelik yatarak para alıyorlar. Denetlenmeleri ve değerlendirilmeleri gerek. Kim mi yapacak? Herkes... Veliler, öğrenciler, müdürler, köylüler, şehirliler, hâkim savcılar, odacılar, hizmetliler, çöpçüler, bakkal ve manavlar, balıkçılar, barolar, belediyeler, siyasi parti temsilcileri, sonra bunlar ilçe müdürlüklerince hazırlanacak rapor doğrultusunda bakanlık, bakanlığın hazırlayacağı raporla da meclis ve cumhurbaşkanı, eğer kanun hükmünde bir kararname hazırlanırsa okullardaki lağım farelerinin de değerlendirmede görüşlerinin alınması yeni bir proje kapsamında değerlendirilebilir.
Bu ilkel yaratıkların boş kaldıklarında fitne ve fesat çıkarmamaları için, yazın iki ay hizmet içi eğitimde değerlendirilmeleri, bir ay okulların bakım ve onarımında yer almaları iktisadi tasarruf açısından elzem olarak görülmelidir.
Hatta yeni kararname ile hafta sonu tatillerini kaldırılan ve bu zamanda okulun idari işlerini yürütmeleri, diğer boş günlerin de öğrencilerin kişisel bakımlarını öğrenci sayıları dikkate alınarak ve adil bir paylaşımla üstlenmeleri de sağlanan öğretmen denen bu yaratıkların, kişisel ve toplumsal gelişim kapsamında tutulmalarının da önem teşkil edeceği muhakkaktır.
Ben de bir öğretmen olarak, yeni bir proje kapsamıyla, iktidarlarının sürekliliği için yetişecek yeni nesillere ihtiyaç duyulduğu kanaatindeyim.
Bütün bu güzide yaptırımların oluşması için öğretmenleri hazırlayacağınız modern bir fabrikada yeniden dizayn ederek, fabrika ve kullanım hatalarından arındırılmış olarak, eğitim ordusuna akıllı neferler olarak kazandırabileceğiniz kanaatindeyim. Yoksa bunca masrafla kurdurduğunuz akıllı tahtalarınızı, akılsız insanlara emanet etmeniz hiç uygun olmaz.
Ey veliler ve toplumu yönlendirebilen kızıl ötesi bakışlara sahip yöneticiler ya da liderler, derhal sokaklara inip, "Öğretmen istemiyoruz" diye çift şeritli asfalt yollarda yürümeli, sizlere refakat eden rehberiniz tarafından yol kenarlarında kurulmuş olan dinlenme tesislerinde mola vermelisiniz. Çaylar şirketten... Yeme içme cebinizden ve mecburi olmalı... Çünkü vergi alınıyor harcamalarınızdan. Vergi kutsaldır ne de olsa. (Öğretmen de kutsaldır, denilir, ama sadece 24 Kasım'da. Aşırıya gitmeyin, hükumet aşırıya gidenleri sevmez. Hele milli eğitim bakanlığı hiç sevmez)
Sürç-i proje eyledikse affola...
4 Temmuz 17
Gölcük
