Duyuyor musun beni?
hüzünlü bir sahne de kemanın hazin
isyanın günahkar sesini
sen her zaman gülmelisin derken de biliyor muydun yalan söylediğini
gülmek bana çok yabancı
ağlıyorum içime ateş gibi düştüğünden beri yokluğunun sancısı
eskisi gibi olabilir miyim sanıyorsun
yeniden dönebilir miyim dünyaya
sen yine, yine aldanıyorsun
ayaklarım gitmiyor, inan konuşamıyorum.
Başka bir zamandan gelmiş gibi hayata
tüm benliğimi yitirdim yabancıyım buralara
neşe doluymuşum, hep gülermişim eskiden
şimdi bir heykelden farksızım ben
seni affettim
gerçekten affettim
sahiplendiğim hüznün tek sorumlusu benim
bu yüzden yalnızım ya
kendime küstü tüm belirsizliğim
ruhumu bıraktım sonsuz bir boşluğa
yaşamışlığımın bilinmezliği korkutuyor ve uzaklaştırıyor beni hala
artık tek dostum o korkunç kuşkularım
umutlarım çoktan ölmüş...
ben ağlayamadım ardından
öyle derin bir yere gömmüşler ki onları
tüm karanlıkların altından
ne olur birini ödünç ver bana ya da dön yaşıyorken hala
lütfen yalvarırım
ölüyorum, dökülüyor tenim toprağa
yoksa...
yoksa senin de mi umutların öldü
kurban mı ettin onları bu yalana
tutar sevgilim nöbetleri yakında
ümide duyduğun yakıcı isteğin
bir bağımlının duyduğu gibi uyuşturucuya...