yeni bir yıla az kaldı yine...
nasılda tükeniyor hayat...
aslında farkına varamıyoruz tükendiğinin...
hergün bir hayat gibi geçiyor aslında...
ama bir çoğumuz hissediyor zamanla içimizden dışımıza yansıyan duyguların oluşturduğu hislerin ağırlığını...
alışıyor insan oğlu herşeye... yaptığı en iyi şey bu becne ... alışmak...
alışıla gelmişliğin serüvenine devam edip ... yeni şeylerede alışmaya devam ediyor...
aslında değişiyor hayat .. farklılaşıyor... kişiselleşiyor.. toplumsallaşıyor... kötüleşiyor ... iyileşiyor... ama alışıyor işte insanlar...
savaşlara bile.... ölümlere bile....
nasıl bir canlı binlerce ölünün bulunduğu savaş alanlarında bir adım daha atabilir...
yada kanserle günden güne eriyip tükenen bir insanın ölümünü izleyeblir...
hayatın kötülüklerini ... zorluklarını nasıl kabul edebilir...
ama ediyor işte ... alışıyoruz...
içimizdeki duygular değişiyor her duygu tek tek büyüyor gelişiyor ve biz alışıyoruz yeni heyecanlarımıza... yeni arkadaşlıklarımıza...
bağlı olduğumuz şeylerin değişmesine bile alışabiliyoruz...
birgün özgürken ..diğer gün hapishanede sonsuzluğa mahkum oluyoruz ... ama alışıyoruz onada...
sanırım alışmak pes etmemekten geliyor...
biz hayatla savaşıyoruz...
yenilmemek için hep yorgun bir savaşçı gibi direniyoruz...
tek kalemiz kalmış aslında o da ruhumuz... çocuk olan , yaşama sevincini içinde barındıran ruhumuz...
alışıyoruz işte ... yaşama...
insan oğlunun en büyük sanatı alışmak bence
ve
en büyük eseride...
hayatın tüm değişikliklerine rağmen ... tüm tabularımız yıkılsa dahi... yaşamaya devam etmeye alışmak...
......................
yazan:
oğuzhan abdi oğuz