..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Gerçeğin dili çok yalın. -Euripides
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Beklenmedik > DESPİNA YILDIZ ÇAĞRI




26 Mayıs 2011
Sıradan Bir Fotoğraf Karesi  
sıradan başlayan sıradışı bir günün izdüşümleri

DESPİNA YILDIZ ÇAĞRI


sıradanlık silsilesi bir kere kırıldı mı, fark edilmeyen tüm sıradışılıklar hayatımızın içinden benliğimize akın eder...


:BDAI:
Sıradan bir fotoğraf karesi

Sıradan bir akşamüstü
sıradan bir sonbahar akşamı
sıradan bir şekilde anahtarımı kaybettiğimi fark ettim.
kaybetme olsalığıma karşı yedek anahtarımı bıraktığım
kız arkadaşımın evine gittim.
her seferinde yedeği ondan alır
ertesi gün yenisini yaptırır, gelecek kaybedişe kadar anahtarı yine ona teslim ederdim.
Pazartesi akşamları çömlekçilik kursuna gittiğinden
şimdiye kadar hiçbir pazartesi buluşmamıştık
ve ben anahtarlarımı hep pazartesi olmayan bir gün kaybederdim
ilk defa pazartesi günü sokakta kalmıştım
ve çaresizce sevgilimin evinin önündeki restorantta onun eve gelişini beklemeye başladım.
Tam da onun apartmanına, cepheden bakan bir masada
bir yandan yemeğimi yiyor
bir yandan da apartman girişini gözlüyordum.

Bir buçuk saat geçmişti
ama sevgilim görünürde yoktu.
ikinci kahvemi içerken
apartmandan siyah uzun saçlı, kırmızılı bir kadın çıktı.
Çok güzel ve alımlıydı.
Kapının önüne gelen bir spor arabaya bindi ve bir adamla öpüştü.
Arabaya binene kadar bakışlarım ona kilitlenmişti.
öpüşme anından sonra ise tek merakım
bu güzel ve tanıdık gelen kadınla öpüşen adamı görebilmekti.
ve merakım adamın yüzünü, kadından yola çevirmesi ile giderildi.
Bu yaşı geçkin çapkın benim babamdı.
işte o an neye uğradığımı şaşırdım ve hesabı ödemeyi unutarak
masada telefonum ile ceketimi de bırakıp
arabama atladım ve babamın günah yolunu takibe başladım.


Belki de babama çok benzeyen biridir diye kendimi kandırmaya çalışırken
babamın her pazartesi akşamı şimdiye kadar hiç tanışmadığım
arkadaşlarıyla briç oynadığını hatırladım.
ve araba şehir dışındaki müstakil bir evin önünde durdu.

Kadın arabadan indi,
babam arabayı park ederken
uzun farlarımı yakarak oradan uzaklaşmak üzereydim ki
kadın ile göz göze geldik.
ve o an sıradışı bir pazartesi akşamı
ikinci şoku yaşadım.
Bu kadın, siyah peruk takmış benim sevgilimdi.

Bu bir kabus olmalıydı.
sevgilimin bana, sanki beni hayatında ilk defa görüyormuş gibi
tanımayan gözler ile bakması
can havliyle oradan son sürat uzaklaşmama neden oldu.

Kaçıyordum,
hem babamın ihanetinden
hem sevgilimin yok saymasından
hem de o yabancı gözlerden.

Tüm gece sabaha kadar araba ile sokaklarda dolaştım.
Sabah 8 de, iş yerini arayıp hasta olduğumu söyledim.
Çilingire açtırdığım evimin kapısından girerken
24 saat önce bu kapıdan çıkan adam değildim artık.
Ne saygı duyduğum bir babam ne de sevdiğim bir sevgilim vardı artık.


Babam sevgilimi tanımıyordu, hiç karşılaşmamışlardı.
Halbu ki belki de benden bile daha yakın tanıyordu o kadını.
Benim sevgilimi değil o siyah saçlı kadını.
Sevgilim de babamı tanımıyordu, ailemle hiçbir zaman tanışmak istememişti.
Ama beni aldatmak için bula bula babamı seçmişti
benim tanışmadığım
bu siyah saçlı kadın.

Ikisi ile de yüzleşmek, suratlarına onlar hakkındaki tüm tiksintimi haykırmak isteğiyle
dolup taşıyor, içimde volkanlar patlıyordu.
Aşık olduğum kadının, gözlerindeki o yabancı bakışı görmeye
yüreğim bir daha dayanamayacaktı hissediyordum.
Tek çıkar yol beni aldattığı adamla, babamla hesaplaşmaktı.
Kart zamparanın psikiyatri kiliniğine gittim.
Sekreteri dinlemeden içeri daldım.
Muayene öncesi dosyaları inceleyen babamın suratına;
'seni dün gece metresinle gördüm' dedim.
Yüzünde şaşkınlıkla utancın karışımı bir ifadeyle;
'göründüğü gibi değil' dedi.

'Sakin olup beni dinlersen her şeyi açıklayabilirim' diye ekledi.
Ama ben, bu basma kalıp, sıradan savunma ve inkar cümlesini duyan her insan gibi
sıradan bir tepki ile
kapıyı çarpıp çıktım.
Ama sekretere sevgilimle çekişmiş bir fotoğrafımı,
ölmek üzere olan bir yaralının katiline attığı son kurşunu olarak bıraktım.

Şimdi bir hafta sonra ,
salı sabahı okuduğum bu üçüncü sayfa cinayet haberinde
tüm açıklanabilir gerçekler kalbime saplanıyor ve gazetedeki her kelime
beni iflah olmaz bir meczup yapıyor :

'Filmlere konu olacak, akıl almaz cinayet.'

'üniversite yıllarında saplantı derecesinde aşık olduğu hocası tarafından reddedilince tıp fakültesini bırakan Lale K., yıllar sonra hocasının karşına hasta olarak gelir. İlk seferinde okulu bırakmasına dolaylı yönden de olsa sebep olan hocası bu defa ona yardım etmek için hipnoz uygular ve bunun sonunda bu saplantılı, karşılıksız aşkın acısına dayanabilmek için ikinci bir kişilik oluşturduğunu, bu iki kişiliğin birbirininden habersiz olduğunu fark eder. Bu kez aşkının karşılıklı olduğu izlenimini Lale K.' da yaratarak diğer kişiliğine ulaşmaya çalışır. Yüzüne diğer kişiliğini deşifre ettiği bir pazartesi akşamı Lale K. tarafından şehirdışındaki bir evde kalbine atılan tek kurşunla ağır yaralanan prof.dr. Ali Ç. sinir krizi geçiren Lale K'.nın çağırdığı ambulansla hastaneye kaldırılırken hayatını kaybeder. Olay yerinde beynine sıktığı kurşunla intihar eden Lale K. elinde, genç bir adamla birlikte çektirdiği sıradan bir fotoğraf karesi ile ölü bulunur.'



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ölümsüzlük Öpücüğü
Maçu Piçu'ya Varoluş Yolculuğu
Pixies
Alınteri Taze Kan ve Uluyan Köpekler

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Karanlıktan Aydınlığı Doğuran Aşk [Şiir]
Bade-i Vuslat [Şiir]
Nehir Roman [Şiir]
Yalnız Ruhun Gökkuşağı [Şiir]
Uslanmaz Şaşkın Divane Gönül [Şiir]
Rus Ruletini Kazanan Aşkın Büyüsü [Şiir]
Karanlık Gecede Bahar Kokusu [Şiir]
Düşeyazan Uçan Yaprak [Şiir]
Kapris [Şiir]
Chopin'e Fısıltılar [Şiir]


DESPİNA YILDIZ ÇAĞRI kimdir?

Yaşadıklarını,yaşadıklarından öğrendiklerini,yaşayamadıklarını ve yaşamak istediklerini yazan, düşle gerçek arasındaki köprüyü akıl,duygu ve ruh rehberliğinde aşan ve tüm bu yolculuk serüvenini okuyucularıyla paylaşan edebiyat sevdalısı ve hayat sanatçısı.

Etkilendiği Yazarlar:
Dostoyevsky,Gogol,Turgenyev,Victor Hugo,Jack London,Goethe,Schopenhauer,Nietzsche,Sabahattin Ali,Sait Faik Abasıyanık,Jane Austen,Virginia Woolf,Halide Edip Adıvar,Colette,Sylvia Plath,Puşkin,Attila İlhan,Nazım Hikmet,Brecht,Arif Damar,Kavafis,Sapfo...


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © DESPİNA YILDIZ ÇAĞRI, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.